Gönderi

636 syf.
10/10 puan verdi
Dini Anlayışınızı Değiştirecek Bir Kitap
Not: İncelememi 1000Kitap için kısalttım. Uzun hâlini okumak ve bu kitaptan yaptığım alıntılara ulaşmak için aşağıdaki linke tıklayınız: medium.com/@sametonurr/caa... Saadettin Merdin'in doktora tezi olan hazırladığı "Cinler Bağlamında Teolojinin Mitolojiden Arındırılması" adındaki harika kitabı, dini bilgiyi mitolojik konulardan arındırmaya çalışıyor. Bu bağlamda cin, melek, şeytan gibi konulara yoğunlaşırken, bunlarla bağlantılı olan kozmogoni, ontoloji, epistemoloji, kelam, tefsir gibi ilimlerle yakın bir dirsek temasına giriyor. Cin konusu dinin en karmaşık, girift, anlaşılması ve anlatılması, akılla izah edilmesi zor olan kısmı. Özellikle geleneksel anlatımın cin konusunda nasıl anlaşılmaz ve karmaşık bir anlatımı olduğunu görmek için Ali Osman Ateş'in "Kur'an ve Hadislere Göre Cinler ve Büyü" kitabına yaptığım incelemeye bakılabilir. (#193227939) Cin konusunda konuşmak, kalem oynatmak pek kolay değil. Zira bu konunun dinler tarihi, mitoloji, din felsefesi, kelam, tefsir gibi birçok farklı alan üzerinde temelleri var. Ayrıca cin konusu sadece İslam'a özgü bir konu değil. Birçok din ve kültürde cin, melek gibi görünmeyen, ruhani, latif varlıklara dair inançlar, görüşler var. İşte tüm bu zorlukları aşmaya çalışıp, söz konusu meseleler hakkında bütüncül, kapsamlı bir anlayış, bir tez ortaya koymaya çalışan "Cinler Bağlamında Teolojinin Mitolojiden Arındırılması" kitabı, hedefini tutturmuş, yapmak istediğini başarmıştır. Bu kitap sadece cin konusundan bahsetmiyor. Cin konusuyla irtibatlı ne kadar konu varsa onları da kendine dâhil ediyor. Cin konusunu anlamak için en başta İslam öncesi inanç ve kültürlere uğranıyor, daha sonra cahiliye Araplarına geliniyor. Buradan cinlerin olduğu varsayılan evrenin nasıl bir yer olduğu, bu anlayışın temelleri üzerine yoğunlaşılıyor. Daha sonra İslam dininin kutsal metni olan Kur'an'ın nasıl bir metin olduğu, nasıl oluştuğu üzerinde duruluyor. Devamında temelleri atılan ve gerekli ekipmanları sağlanan konunun kendisine giriş yapılıyor. Naslarda yer alan cin, şeytan konulu metinlerin nasıl anlaşılması gerektiği üzerinde tek tek açıklamalar veriliyor, ortada herhangi bir soru işareti bırakılmıyor. Cin konusundan sonra melek konusuna geçiş yapılarak tarihsel olarak melek inancının ortaya çıkışı, bu konunun nasıl farklı okunabileceği üzerinde durulduktan sonra yeni bir din dili ve din anlayışı nasıl olmalı konusunda önemli açıklamalar yapılarak kitap noktalanıyor. Merdin'in bu değerli kitabı sonuna kadar övgüyü, takdiri hak ediyor. Böyle komplike bir konuyu vuzuha kavuşturmak gerçekten büyük bir sabır, emek, gayret, çaba isteyen bir durum. Merdin'in üslubu da son derece anlaşılır. Ayrıca kitap boyunca yapılan alıntılar, verilen örnekler, üzerinde durulan konular hakikaten çok değerli. Biliyorum incelemenin her yerinden övgü akıyor; ancak din anlayışımı, dine bakışımı bu denli değiştiren bir kitaba bu kadar övgüyü çok görmeyin lütfen. Kitap hakkında genel bir giriş yaptığıma göre artık birinci bölüme geçebilirim. Birinci Bölüm: İslam Öncesi Din ve Kültürlerde Cin İnancı Birinci bölüm "İslam Öncesi Din ve Kültürlerde Cin İnancı" (s. 21-92) başlığını taşıyor. Merdin, cin konusuna hazırlık olması açısından ilk bölümde cin inancının doğuşuna ve İslam öncesi kültür ve dinlerde cin inancına yoğunlaşıyor. Burada sırasıyla Sümerler, Antik Yunanlar, Zerdüştîlik, Yahudilik ve Hıristiyanlıktaki cin inancı konu ediliyor. İkinci Bölüm: Müslümanların Cin Algısı İkinci bölüm "Müslümanların Cin Algısı" (s. 93-218) konusuna odaklanıyor. Bölümün başlangıcında ilk olarak "İslam: Eskinin Devamıdır" başlığı altında Merdin, İslam'ın yeni bir ontoloji ve epistemoloji getirmediğini, davasını cahiliye kavramlarıyla ortaya koyduğunu belirtiyor. Bundan dolayı diyor yazar (s. 93) "Cahiliye Araplarının cin inançları ve bu inançlar etrafında üretilen şiir/şeytan ilhamı, kehanet, sihir, azimet, nazar, veba gibi hastalıklar ve tedaviler/cin kovmalar, rukye vb. uygulamalar büyük ölçüde İslami döneme tevarüs etmiştir." Görüldüğü üzere cin/şeytan inancı oldukça kapsamlı, girift ve birçok başka konuyu da barındırıyor. İşbu yüzden cin inancı sadece bir cin inancı değil, evren tasavvurundan tutun da hastalıkların sebepleri, varlık anlayışı gibi birbiriyle bağlantılı birçok konuyu da ilgilendiriyor. Yazara göre, İslam sadece ontoloji ve epistemoloji anlamında değil, hukuk ve ibadet anlamında da cahiliyenin devamıdır. İslam'ın hukuk sisteminin cahiliyenin devamı olduğuna dair kölelik, cariyelik, başörtüsü örnekleri üzerinde duruluyor. İbadetlerin de cahiliyenin devamı olduğuna dair itikaf, cuma günü toplu ibadet, abdest, gusül, hac, umre, oruç, yağmur duası gibi birçok örnek üzerinde duruluyor. Daha sonra "İslam Öncesi Arapların Cin İnancı" konusuna geçiliyor. Cahiliye Araplarında ruhani varlıklara imanın önemli olduğu, onların ilahlardan çok ruhani varlıklara yaklaşmaya çalıştıkları vurgulandıktan sonra cinlerin şekil değiştirebildikleri, özellikle haşerat şeklinde oldukları, akrabalık bağına önem verdikleri, cinlerle insanların evlenebildiği, cinlerin çocuk kaçırdığı, yerlerinin ıssız ve tenha yerler olduğu, hastalıklara sebep olduklarına dair birçok konuda bol alıntılar eşliğinde örnekler veriliyor. Yine konunun devamında cahiliye inancında şiirlerin gizli kuvvetlerle temas sonucu söylenebildiği, cinleri gökten haber aşırdıkları, cinlerin en çok yılan, köpek, kertenkele gibi hayvanlara dönüştükleri üzerinde durularak cahiliyedeki cin inancı noktalanıyor. Devamında ise "Müslümanların Cin İnancı" konusuna geçiliyor. Burada cinlerin türleri, cinlerin şeytan mı melek mi olduğu, cinlerin görülmesi, cin ve şeytanların somutlaştırılması, cinlerin üremesi, cinlerin yaşam süreleri, cinlerle evlilik, tecavüzcü cinler, hastalıkların sebepleri olarak cinler, cin çarpması ve cin çıkarma, şeytanların vesvesesi, büyüde cinlerin rolü, kehanet ve cinler, cinlerin çalıştırılması ve muskacılık, Hz. Muhammed'in cinlerin peygamberi olup olmadığı, cinleri inkârın hükmüne konuları detaylıca işleniyor. Saydığım her bir başlığın oldukça kıymetli, ufuk açıcı ve şaşırtıcı olduğunu ifade etmeliyim. Üçüncü Bölüm: Müslümanların Mitolojik Evren Tasavvuru Üçüncü bölüm "Müslümanların Mitolojik Evren Tasavvuru" (s. 219-282) başlığına sahip. Bu bölümde evrenin yaratılışı, dünya, kutsal gökyüzü, acâibü'l-mahlûkat edebiyatı ve Hz. Süleyman'ın istihdam ettiği cin ve şeytanlar konusu üzerinde duruluyor. Bahsi geçen konular özellikle Kur'an ve hadislerde ortaya çıkan evren ve yaratılış anlatımlarının o dönemki bilgi seviyesi ve dünya görüşü ile alakalı olduğunu, Kur'an ve hadislerdeki söz konusu konuya dair anlatımların günümüz bilimsel gerçeklerine uymadığı vurgulanıyor. Üçüncü bölümün sonunda yazar, Kur'an'da geçen Hz. Süleyman kıssasına yoğunlaşıyor. Yazara göre (s. 256) "Süleyman kıssasının baştan sona akılla, mantıkla izah edilebilir bir yanı yoktur. Anlatım tamamıyla masalımsıdır, mitolojiktir." Dördüncü Bölüm: Edebî Bir Metin Olarak Kur'an Dördüncü bölümde "Edebî Bir Metin Olarak Kur'an" (s. 283-342) konusu üzerinde duruluyor. En baştan söyleyeyim bana göre kitabın en çarpıcı, şaşırtıcı, etkileyici bölümü burası. Burada sırasıyla şu konular işleniyor: - Kur’an ve Arabîlik (Vahiy ve Olgu) - Olgunun Vahyi Biçimlendirmesi - Kur’an Kıssalarının Orijini; Kıssaların Önceden Bilinip-Bilinmediği Meselesi - Kur’an Kıssalarının Vâkiliği Problemi - Kur’an'da Beşer Sözü Var mıdır? Bu bölümde Kur'an'ın nüzul sürecinde var olan toplumun bilgi ve ön kabullerine göre şekillendiğine dair önemli ayrıntılar veriliyor. Mesela seslerin en çirkininin eşek sesi olması, haber çalan cinlere semadan yıldız atılması, gökte olan tanrı anlatımı, kanın haram olması, canlı evren tasviri, sağın uğurlu, solun uğursuz olması bunlara örnek verilebilir. Yine Kur'an'ın nüzul sürecinde Hz. Muhammed ve müslümanların yaşadığı olaylar, gördükleri tepkiler de metne şekil vermiştir. Bu konu "Olgunun Vahyi Biçimlendirmesi" başlığı altında oldukça kapsamlı ve bol örnekli bir şekilde inceleniyor. Bunların devamında ise Kur'an kıssaları üzerine yoğunlaşılıyor ki, şiddetle burayı okumanızı tavsiye ediyorum. Bahsedilenlerin Kur'an'a bakışınızı değiştireceğini düşünüyorum. Beşinci Bölüm: Cin ve Şeytanlarla İlgili Âyetlerin Farklı Bir Yöntemle Yeniden Okunması Beşinci bölüm "Cin ve Şeytanlarla İlgili Âyetlerin Farklı Bir Yöntemle Yeniden Okunması" (s. 343-552) başlığını taşıyor. Bu bölüme kadar anlatılanlarla sağlam bir altyapı hazırlayan Saadettin Merdin, artık Kur'an ve hadislerde cin ve şeytan kelimeleri ile ne kastedildiği üzerinde yoğunlaşıyor. Kitabın belkemiğinin burası olduğunda şüphe yok. İlk olarak cin, şeytan ve insan kelimelerinin etimolojisi üzerinde duruluyor. Daha sonra cinlerin insan olarak, ötekileştirme aracı olarak ve sıfat olarak kullanıldığı metinler aktarılıyor, bu konuda yorumlar yapılıyor. Daha sonra yeni yöntemin uygulamasına geçiliyor. Merdin'e göre cin ve şeytan kelimesiyle Kur'an'da 4 farklı şey kastediliyor: - İnsanların kastedildiği, - "Megalomani, Haset, Unutma" Gibi Psikolojik Âmiller, Kişilik Zaafı Olarak Okunabileceği, - Şeytan ve Melek Anlamında Kullanımı, - Müşriklerin İnançlarını Tenkit Sadedinde Zikredilen Cin ve Şeytanlar. Yazar, içinde şeytan, cin geçen âyetleri yukarıdaki gruptan hangisine giriyorsa orada ele alıyor ve enine boyuna açıklamaya çalışıyor. Bu bölümü bitirdikten sonra artık içinde cin, şeytan kelimeleri geçen naslara bakışınızın tamamen değişeceğini iddia ediyorum. Altıncı Bölüm: Melekiyât ve Mitolojiden Arındırma Altıncı Bölüm "Melekiyât ve Mitolojiden Arındırma" (s. 553-610) başlığına sahip. Bu bölümde de tıpkı şeytan, cin inancına yapıldığı gibi, melek inancının tarihi seyri üzerinde duruluyor ve daha sonra melek kelimesinin etimolojisi, meleklerin tasnifi, müslümanların melek inancında mitolojik unsurlar, tabiat kuvvetleri ve melekler, Allah'ın melaikesi ya da esmasının tezahürleri, Allah'ın melekutu/krallığı, kutsal ruh ve vahiy (vahyin mahiyeti) konuları üzerinde duruluyor. Konu başlıklarından da görüleceği üzere burada da son derece ilginç ve çarpıcı bilgiler verilmekte ve daha önce cinlerin temizlendiği teoloji, şimdi de meleklerden temizlenmektedir. Değerlendirme ve Sonuç: Yeni Bir Din Dilinin Gerekliliği Sonuç bölümü "Yeni Bir Din Dilinin Gerekliliği" (s. 611-636) üzerine. Kitabın son kısmı olan bu bölümde Merdin, tanrı tasavvurunun evren tasavvuruyla doğrudan bağlantılı olduğunu, "Nasıl bir tanrı?" sorusuna cevap vermek için öncelikle "Nasıl bir evren?" sorusuna cevap verilmesi gerektiğini belirtiyor. Günümüzdeki bilimlerden faydalanmadan doğru bir evren ve tanrı tasavvuru ve inancına ulaşamayacağız. Bu konuda yazar şunları anlatıyor (s. 620): "Allah'a giden yol, âlemden Allah'a, mahlûkattan Hâlık'a doğru uzanan dikey bir yol olması gerekirken, bugün biz evreni atlayarak doğrudan Allah'a yönelmekteyiz. Maalesef ilahiyata ilişkin paradigmalarımızı, doğa bilimlerini hesaba katmadan inşa ettik. Sonuç ise ortadadır." Dinin ahkam kısmı nasıl yenilemeye muhtaçsa, dinin akaid kısmı da aynı şekilde yenilemeye muhtaçtır. Dinin dünyayı, kendimizi anlamamıza yardım eden birçok etkinlikten biri olduğunu, ancak günümüz müslümanlarının her şeyin cevabını dinde aradığını belirtiyor. Yine burada, İslam'ın insanlığın zirve noktası değil, başlangıç noktası olduğu şu şekilde açıklanıyor (s. 631): "İslam insanlığın ulaştığı "zirve noktası" değil, insani-vicdani hedeflere giden yolun start çizgisi/başlangıç noktasıdır. Bizim bu başlangıç noktasından alıp, ileriye doğru götürmemiz gerekirken biz onu daha da geriye götürmüş; Keldanîlerden, Hermetizm'den, Sâbiîlikten kalma, exorcist uygulamalarını, astrolojik kehanetleri, ilm-i simya gibi arkaik malumatı "ilm-i havas, azâim, tencîm" gibi çeşitli kılıflar altında binlerce sene yaşatmaya devam etmişizdir." Hülasa, "Cinler Bağlamında Teolojinin Mitolojiden Arındırılması" kitabı, sadece cin inancına yoğunlaşmıyor, bunun yanında cin konusuyla alakalı olan evren tasavvuru, tanrı anlayışı, Kuran'ın nasıl bir metin olduğu, Kur'an kıssalarının özellikleri, meleklerin ne oldukları, günümüzde dinin nasıl anlaşılması gerektiği gibi hayati konulara dair bütüncül bir anlatımı barındırıyor. Din anlayışınızı yenilemek, ruhani varlıklara ve tanrıya, kutsal metine dair düşüncelerinizi gözden geçirmek ve güncellemek adına bu değerli, önemli, kıymetli, muhteşem kitabı tavsiye ediyorum.
Cinler Bağlamında Teolojinin Mitolojiden Arındırılması
Cinler Bağlamında Teolojinin Mitolojiden ArındırılmasıSaadettin Merdin · Ankara Okul Yayınları · 20206 okunma
·
380 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.