Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

224 syf.
·
Puan vermedi
Tüm öğrencilere ve öğrenmek isteyenlere tavsiyemdir.
Kitap, öncelikle yüzeysel çalışma ve pürdikkat çalışma kavramlarının tanımını yapıp ünlü kişilerin çalışma stillerinden örnekler vermekte... Pürdikkat çalışabilme yetisinin her geçen gün daha ender rastlanan bir özellik olduğunu savunan yazar, bunu pek çok örnek ile tartışıp her yönüyle inceleyip açıklıyor bence. Bu konuda söylemek istediğim bir şey var aslında. Uzun yıllar boyunca dikkat dağınıklığından çekmesine rağmen başarılı bir öğrencilik hayatı geçiren ben; o günlerde pürdikkat çalışma konusunda kendimi terbiye etse idim, eminim ki o başarılı öğrencilik hayatımın on katını yaşayabilirdim. Pürdikkat çalışmak gerçekten önemli. Sadece ders konusunda da değil, ilerlemek istenilen her konuda. Evet kabul ediyorum, pürdikkat çalışmaya başlamak ve alışmak gerçekten zor. Hele ki günümüz dünyasında tüm işler multitasking insan isterken. Multitasking, aynı anda bir çok işi yapabilen insan yeteneği işte :) Çocukken ve gençken, multitasking oluşum pek çok kişinin dikkatini çekerdi ve daima övülürdü bu durumum. Bu yaşıma dek hiç bir sınava sessiz ortamda çalışmadım. Ya tv karşısı, ya kalabalık sohbet ortamı ya da kulaklıkta müzik. Sessiz ortamda uykum gelirdi. Ramazan ayına denk gelmediği sürece, girdiğim her sınavda ağzımda sakız olurdu :) Dikkatimi toplayabilmek için bir araçtı sakız benim için. Arkadaşlarımla aynı ortamda sessizce ders çalışmak hem bana hem arkadaşlarıma zulümdü :) en fazla 10 dk sessiz veya pürdikkat durabiliyordum. Sonrası hep "aklıma bir şey geldi" ile devam ederdi :) Çocukken derslerde ne kadar sıkılırdım, tarif edemiyorum. Üniversitede bir buçuk saatlik derslerde sadece ilk yarım saat ortamın farkında olurdum, o yarım saatin yüzde yüzünde pürdikkat olduğum hiç bir gün olmadı o 5 yılda :) Evet, başarılı idim :) ama durumum da buydu. Öğretmen oldum. 40 dakikalık derste, öğrencilerimden önce benim dikkatim dağılıyordu ilk yılımda :)) Neyse, sonra bir gün pürdikkat çalışmayı öğrenmeye karar verdim. Tabi o zaman bunun adı pürdikkat çalışma değildi bende, multitasking olmanın zararlarını keşfetmiştim kendimde o sıralar. Biraz da yaş ilerliyor malum, insan algıları gençlikteki gibi kalmıyor arkadaşlar, duyurulur. Önce 10 dk'lık periyotlarla başladım. O süre içerisinde sadece okuduğum kitaba, yazdığım yazıya odaklanıyordum. 10 dk değil, 10 saatti mübarek sanki :) Tabiki başlarda kuralları çiğnediğim çok oldu. Bir süre aklıma gelenleri sonradan düşünmek için not almaya başladım o an. A hakkında sonra düşün, B işini sonra yap gibi gibi. Böyle böyle çalışa çalışa, her gün 10 dk diye diye, süreyi 20,30,40'a artıra artıra... Şu an ben 120 dk boyunca tek bir konu üzerine odaklanıp çılgınca ders çalışabilen biri haline gelebildim çok şükür. Bazen hiç aralıksız, bazen sadece tuvalet molası ile. Çok da faydasını gördüm. Herşeyden önce algılarımı yönetmeyi öğrendim. Tabi hala eksiklerim var. Şu anda da birşeylere başlayabilme konusunda sıkıntılar yaşıyorum. Ama en azından artık biliyorum ki başlayınca bitirebilecek kadar pürdikkat çalışabilmeyi öğrendim. Bunu tavsiye ederim. Kitabı da, pürdikkat çalışmayı anlamak, faydalarını öğrenmek, kendinize uyarlamak ve hayatınıza geçirmek anlamında işinize yarayacağı için, okumanızı tavsiye ederim. Not// Pürdikkat çalışmanın da, multitasking'in de ne kadar önemli olduğunu ve hangi durumlarda kullanılabileceğini, keşke daha önceden öğrenebilme imkanım olsaydı. Bazı zamanlarımı çöpe atmışım gibi hissetmezdim o zaman, muhakkak... Bu yüzden bu yazı ve kitap, tüm gençlere tavsiyemdir.
Pürdikkat
PürdikkatCal Newport · Metropolis Yayınevi · 20191,920 okunma
·
120 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.