Gönderi

152 syf.
·
Puan vermedi
·
6 günde okudu
Yalnızlık iyi midir kötü müdür ?
İlgi çekici başlığın yaratıcısı Stephanie Janicot adında bir yazar imiş. Hem tekilliği hem bu teklerin oluşturduğu grubu ifade ediyor. Grup ve teklik kavramları böylece iç içe geçiyor. Ana tema da tam olarak bu doğrultularda konumlanıyor. Bir anlatı olan kitapta yazar yalnızlık için şu soruyu sorar : “ Yalnızlık insanın başına gelecek en kötü şey mi yoksa en iyi şey mi ?” Bu soruyu ben de birçokları gibi zaman zaman sorun haline getirmişizdir. Durduramaz yalnız kalma isteği ile insanlara koşarız ki bu debelenme hali iki ayrı uç önermedir. İşte Fournier bu uç isteklerin felsefik, psikolojik, sosyolojik irdelemesini yapıyor. Hem de insani bir bakış açısıyla. Yalnızlığın bu farklı yaklaşımı için İngiliz dilinde ayrı ayrı kelimeler varmış. Loneliness, Solitude… ilki zorunlu yalnızlık ikincisi seçim dahilinde olan yalnızlık. Birine dışlanma ikincisine inzivaya çekilme diyebiliriz. Bu iki sözcükten varacağımız soru ise ikincisini seçmek ve bu seçimden memnun olmak mümkün mü ? Çünkü insan dediğimiz varlık hem başkalarının varlığını hem de yokluğunu dert edinebiliyor. Zira sosyal varlık olmanın gereği başkalarına ihtiyaç duymaktan geçiyor. “ Hayatta bildiğimiz her şeyi başkaları , onların konuşmaları, yazdıkları kitaplar, ürettikleri yapıtlar sayesinde öğrendik… …Bizi yükseltebilir, uzaklara fırlatabilirler… ( syf 42 ) “ Bu satırlarda ifade edildiği gibi başkaları öğrenmeyle aramızda aracı, kendimizi geliştirme noktasında bir basamak olurlar. Ve elbette bu önermeye göre gereklidirler. Gel gelelim doğamızda bizi yalnız kalmaya iten bir güçte bulunur. Düşünmek, üretmek kısacası öğrendiklerimizi kanlı canlı bir hale büründürmek gerekir. Çünkü başkalarıyla birlikte bunları yaparken zorlanırız. Özgürlüğün iplerini tutmak başkalarıyla mümkün olmaz. Ve bu kez de : “ Yalnızlık, özgürlük için ödenen bedeldir. “ der bize yazar. Özgür olmak için yalnız olmaya katlanırız. Elbette asla ait olamadığımız yerlerde buna katlanmak demeyiz. Bu bir seçim olur. Mecburi ettiğimiz sohbetler için şöyle demiş Goncourt Kardeşler. “ İlgimizi çekmeyen konularla ilgileniyormuş gibi görünmek yüreğimizi acıtır. “ Yüreğimiz acımasın diye seçtiğimiz yalnızlık ise bize kendimizi buldurur. Şartlar dahilinde ilgimizi çekecek başkaları yoksa etrafımızda bu yokluk mecburi yalnızlığa sürükler. Yüreğimiz acımasın diye başkalarından kaçarsak bu da seçim dahilinde olur ki bu seçime başkalarının varlığı sebep olmuştur. İlk sıraya hemen bir diğerle satırla cevap veriyor yazar. Ben özellikle sona sakladım. - Yalnızlık iyi mi kötü mü ? - - Bu sorunun yanıtı yanında kim olduğuna bağlı ! - Ya kendimiz kalmayı seçeriz ya da yüreğimiz acı çeker … Kendimiz olduğumuz olabildiğimiz her yer cennetimiz olur. Okurken hem düşünüp hem üzüldüm yazarımıza çünkü felsefik bir yalnızlık değil tek derdi. Yalnız ölmek korkusunu da yansıtmış paylaşmış bizlerle. Yalnız olmanın seçiminiz olması dileğimle … Not : Son zamanlarda en çok doyum aldığım kitap oldu. Üzerine uzun uzun konuşabileceğim , uzun uzun düşüneceğim bir serüvendi. Ressamlar , yazarlar tanıttı ve önemlisi yalnızlık üzerine tek yalnızın ben olmağımı ispatladı :) - Keyifli okumalar:) -
Tek Yalnız Ben Değilim
Tek Yalnız Ben Değilim
Jean-Louis Fournier
Jean-Louis Fournier
Tek Yalnız Ben Değilim
Tek Yalnız Ben DeğilimJean-Louis Fournier · Yapı Kredi Yayınları · 20213,931 okunma
·
66 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.