Gönderi

Biraz daha yürekli olmalıyız ve gerçeklerden korkmamalıyız. Türkiye gene Avrupanın hasta adamıdır. Örneğin Türkiye dünyanın kaçakçılık merkezlerinden biridir. Silah, afyon ve türlü uyuşturucu madde kaçakçılığı yapılır. Büyük evrensel şebekeler kurulmuştur Türkiyede. Bu kaçakçılardan biri parlamentoya girmek yolunu bile bulmuştur. Türkiye, dünyanın vergi kaçakçılığı rekortmenidir. Uzmanlar, araştırıcılar öyle diyorlar. Türkiye, dünyanın rüşvet, suiistimal merkezlerinden biridir de. Türkiye başka önemli bir hastalıkla daha maluldür, kumarla. Türkiyede eskiden çok az içki içilirdi. Ne sebeptense şimdi Türkiye gece gündüz zelzeleye uğramış gibi sallanıyor. Daha da önemlisi, Türkiye toprakları ölüyor. Orman bitmiş, bu yüzden de seller her yanı silip süpürüp götürüyor. İnsan sayısı her yıl bir buçuk milyona yakın artış gösteriyor. İşsizler ordusu her gün çığ gibi büyüyor. Fabrikalar, montaj. Sömürü almış başını doludizgin gidiyor. Birkaç yüz aile sülükler gibi şiştikçe şişiyor. Manzara-i umumi çok fena, şöyle bir bakacak olursak. Bir de politik düzensizlik… Bir de yalan dolan. Dört başı bayındır bir çöküntü. Türkiye, Avrupanın değil yalnız, belki de dünyanın iflah kabul etmez hasta adamıdır. Bu sözümü gene tekrar ediyorum, dikkat buyurula: Türkiye dünyanın hasta adamıdır artık. Bu hastalığa çare aranıyor, bulunuyor mu, yoksa, hastalığın üstüne mi yürünüyor? Benim kanım şudur ki, hastalığın üstüne yürünüyor ve gözüne gözüne gidiliyor.
1 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.