Kütüphane rafları arasında tesadüfen elime geçen kitabın üzerinde Agatha Christie adının yer alması fakat kitabın başka bir yazar tarafından kaleme alınmış olması merak uyandırıcıydı.
Sophıe Hannah tam bir Agatha Christie hayranı. Kendisi sadece hayranı olmakla kalmamış İngiliz polisiye yazarının ölümsüz eserlerinin kahramanı Hercule Poirot'u kendi kitabında yeniden okurlarıyla buluşturmuş.
Belirtmeliyim ki C'est magnifigue*(¹) bir iş çıkartmış. Kıskanmadım desem yalan olur. Bizde de yazara hayranlığı ile bilinen usta kalemler yok değil. Keşke bu işe Ahmet Ümit bir el atsaydı da Poirot Türk insanının zekası ile tanışsaydı. Kim bilir belki de yazar okurları için bir sürpriz projeyle Agatha Christie hayranlarını sevindirir diyelim.
Bir bulmaca çözer gibi elinizde kağıt kalem hiçbir ayrıntıyı kaçırmak istemeyeceğiniz bir Poirot serüveni daha .
Yazarın zekice kurguladığı romanında bir hayli kalabalık kadro sizi bekliyor.
Bir isim listesi oluşturmadan kitaba adapte olamıyorsunuz. "Bu şimdi kimdi?" sorusuna takılmak istemeyen okurlar için tutulan kısa notlar devreye girince aradaki bağlantılar kolay yakalanıyor.
Kitabı okurken en çok zorlandığım kısımlar Fransızca kelimeler oldu. Bir defaya mahsus alt kısımda yapılan tercüme daha sonra aynı kelimenin geçtiği sayfalarda verilmemesi beni vrainment*(²) zorladı. Aşina olduğum ya da hatırımda kalanı kadar anladım anladım.Yani anlayacağınız çokta zorlamadım, olduğu kadar dedim. Çözümü yok muydu derseniz elbette vardır. Teknolojinin hayatımıza kattığı kolaylıklarından faydalanabilinirdi mesala.O da ayrı mesele. Sadece ben tercih etmedim.
Gelelim kitaba;
Evet katil ya da birden fazla katil var ama ortada cinayet gibi gözüken aslında tam ne olduğu şaibeli bir ölüm var.
Hercule Poirot imzalı dört kişiye gönderilen mektuplar var ama yazan ve imzalayan Bay Pariot değil.
Vitray bir kek var ama tadı çokta mühim değil.
Birbirinden bağımsız dört insan var ama bir yerlerde bir şekilde yolları belki de kesişmişte olabilir.
Bütün delilerin kendisini işaret ettiği bir uşak var ama o da öbür tarafa merdiven dayamış malikanenin yadigarı, ama katil değil.
Geriye ise sadece cinayet bilmecesinin cevabını bulmak kalıyor.
Ben yazarı başarılı buldum. Dedikleri gibi; selefi Agatha Christie olunca yazarda bulunduğu çizginin dışına çıkmadan özüne bağlı kalarak yazmış.
Bu defa kitap içeriğine fazla değinmeden görüşlerime daha ağırlık vererek incelememi tamamlamak istiyorum. Biliyorum ne kadar bahsetsem o kadar spoiler vereceğim, n'est-cepas? *(³)
Büyü bozulmadan okuyabileceğiniz tadı yerinde bir kitabı sizler için buraya bırakıyorum, okur mes amis*(⁴)
'Üç Çeyreğin Gizemi '...
.
.
.
(1) Harika
(2) Gerçekten
(3) Öyle değil mi ?
(4) Dostlarım