" Tüm zamanların en büyük aşk klasiklerinden ve başyapıtlarından biri olan Genç Werther'in Acıları, 1774 yılında ilk kez yayımlanmasından hemen sonra bütün Alman toplumunu, özellikle gençleri derinden etkilemiş ve o yıllarda Almanya'da pek çok intihar olayının yaşanmasına neden olmuştur." Kitabı okuma sürecinde sürekli 'ee sonra ne olacak, tamam hadi ne olacak' tarzında koşturmaca sorularla geçti. Acılı bir kitap ve hüzünlü Werther karakteri. Kitabı bitirdikten sonra aslında tutkunun aşırıya kaçmasının saplantıyla eş değer olabileceğini daha net gördüm ve hislerimizin bazen bizi nereye sürükleyebileceğini izledim. Aslında sonrasında çok şey oluyormuş: Hayatta bazen ölen sadece duygular değil hayaller de... Okuyup, okutunuz. (: *Spoi* Yazar romanını bitirdiğinde henüz 27 yaşında. Gençliğinin baharında sonu intiharla biten bir aşkı anlatması, belki de iç dünyasında yaşamış olduğu acıların böylesi bir sonuçla bitmesini istediğindendir diye düşünüyorum. İntihar! Kurtuluş yolu gibi görülen ama aslında sonsuza dek kaçışın kapısı olan acı son. Aşkı karşılıksız kalan saplantılı bir aşık olan Werther... Ah Werther! Korkusu belki de içindeki bu aşkın bir gün sona ermesiydi. Bu korkunun gerçekleşmemesi için verdiği savaş onu kendi ölümüne terk etti. Bayan Lotte... Werther'in gözündeki en özel varlık. Bu varlığın ona vermiş olduğu huzuru sonsuz bir uykuyla devam ettirme isteğiyle; plan içerisinde bir gece sırf Bayan Lotte'nin ellerinin değdiği silahla hayatına son vermeyi tutkuyla yansıtan acılı aşık. 'İnsan aşık olunca yitirir beynini' diye bir cümle duymuştum. Aşkın içinde mantık aramak hata olurdu keza aşk mantığın öldürüldüğü bir duyguydu. Fakat aşk sonunda kendine de kıyacaksa aşık olmanın ne manası kalırdı?

Genç Werther'in AcılarıJohann Wolfgang Von Goethe · İndigo Yayınları · 2017120,6bin okunma

··

241 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Erva Ψ