Gönderi

416 syf.
6/10 puan verdi
Kristal Taç - İnceleme
Sonunda bu seriyi bitirdim demenin rahatlığını yaşıyorum. Yazarın bu kitabı yaklaşık olarak son 100 sayfasında toparladığını düşünüyorum. Ondan öncesi gerçekten çokta iyi değildi. SERIYE GENEL YORUMUM (7/10) Belki de sevgili yazarımız 3. kitapta bırakmalıydı bu seriyi. Çünkü 3. kitap sanıyorum bu serinin zirve noktasıydı. Vhalla'yı yapmak istediğin cool karakter yapmıştın ve iticide gelmiyordu. Kitapta bir çırpıda sebepsizce harcadığın karakterler hala hayatta ve sağlıklıydı. Ve bize bir büyük resim sözü verip bu resmide çizmiştin. Dördüncü kitap ile bu resmi alıp bu sefer elimize küçük bir resim tutuşturup bizi amaçsız bıraktın ta ki dördüncü kitabın sonuna kadar. Sanıyorum baş karakterleri mutluluğa kavuşturmak için imparatoru nasıl yok edebilirim de bizimkiler tahta çıksın diye bir kurgu geliştirdin ama olmamış. Son iki kitap OLMAMIŞ. Nasıl ilk kitapta bize hem bir savaş sonuçlanması beklendiğini, hem de Vhalla nın özgür bir şekilde seçim yapma mücadelesini gösterip, onun özgürlüğünü elinden alıp özgürlüğünü ve savaşın bitinimini hedef gösterdiysen (ki buraya kadar hikaye muhteşem şekilde ilerledi. Vhalla'daki karakter gelişmesi muazzamdı - gerçi 3. kitap ile beraber Aldrik karakteristik olarak düşmeye başlıyordu ama neyse), serinin geri kalanınında da benzeri bir alt yapı kurman gerekiyordu. Gün sonunda kitap serisine 10 üzerinden 7 veriyorum. Kendi içine çeken, akıcı bir kitap olmasına rağmen etkileyiciliği beklentimin altında kaldı. Yan karakterlerin yansıtılması yeterli değildi. Ana karakterlerden zaten bahsettim yukarıda biraz (devamı aşağıda). Kurguda da çok fazla açık nokta bırakılmış. Gün sonunda bu seriyi okumanızı tavsiye eder miyim ? Eğer aşk romanlarıyla fantastik kurgunun harmanlanmış halini seviyorsanız bu seriyi muhtemelen seveceksiniz. En sevdiğiniz seri olmasa bile beğendiğiniz seriler arasında yer alacaktır. Ama özellikle son 2 kitabı okurken kafanızı duvarlara vurmak isteyebilirsiniz. ELISE KOVA NIN DİĞER SERİLERİ 1)Bu seriyi okuyan bir çok arkadaş farkındadır bu seriden spin off şeklinde çıkan bir serimiz var. Bu seri Altın Şövalyeleri anlatıyor. 3 kitaplık olan bu serinin tamamı Türkçe olarak mevcut. 2) Yazarın 2019 yılında çıkardığı ve bu serinin devamı niteliğinde ve sanıyorum bu yıl ilk kitabı Türkçeye çevrilecek yeni bir serisi var. Seri yine 5 kitaptan oluşuyor. Yazarın söylediğine göre bu seri ile arasında 18 yıl bulunan kitapta Vhalla nın kızı prenses Vi Solaris yeni baş karakterimiz. Yazar bu seriyi anlamak için bir önceki seriyi okuma zorunluğunun bulunmadığını da belirtip yeni baş kahraman, yeni kötü karakterler ve yepyeni bir macera diye açıklama yapmış. İlgilenen arkadaşlara duyurayım. KRİSTAL TAC GENEL YORUMUM <Spoiler içerir> DANIEL --------------- Çok sevgili Elise Kova sen ne yapıyorsun ya ? Neden serinin sonuna doğru bütün kötü olayları sıralıyorsun. Baldain'i ve nerdeyse tüm altın şövalyeleri öldürdüğün yetmezmiş gibi, neden şimdide Daniel gibi tatlı bir karakteri delirtiyorsun ? O kadar insan arasından kim bilir kaç tane savaşa katılmış ve ordunun bir kısmını yönetmiş üst düzey bir asker mi deliriyor gerçekten ? Hani kitapta da deliren başka kimse yok. Alt düzey askerler, normal askerler, büyücüler, halk. Hiç biri delirmiyor da neden sadece Daniel deliriyor ? Daniel da "Ben öldürdüm" diye ağlıyor. Adam kaç tane savaşa katıldı en önde savaştı. Hiç mi adam öldürmedi de birden böyle demeye başladı ? Anlam verememek ile beraber böyle bir karakteri önce delirttiği ve sonrada muhtemelen öldürdüğü için (resmi olarak öldü dememiş ama hayal gücümüze bırakmış. ) oldukça sinirliyim. KURGUDAKİ ANLAMSIZ BİR NOKTA -------------------------- Kendini kral ilan eden bir adam var. Karşı cephe olarak hemen hareket etmek zorundalar. Fakat bakıyorum elimizde kalan 5-6 karakterin evine sırayla gidiyoruz. Tek tek anne babalarıyla tanışıyoruz. Tamamda bunun gerçekten zamanı mı diye düşünüyor insan. Arada birde Viktor'a selam yollayıp, kanka biz doğuya gidiyoruz diyor Vhalla :Facepalm: ALDRİK VE VHALLA'NIN KARAKTERISTIK AÇIDAN İNCELEMESİ -------------------------- Aslında 3. kitap ile tamamen güçlü, savaşçı bir kadın karaktere dönüşen Vhalla'yı yazarımız bu kitapta muhtemelen daha da güçlü bir karakter yapmak istemiş fakat ortaya çıkan itici bir karakter olmuş. Sürekli Aldrik yerine kararlar alması ve açıklaması, sürekli kendini sanki bir hükümdarmış gibi göstermesi ve Aldrik'in tüm bunlar karşısında sessiz kalması şok edici. Bunlar yetmezmiş gibi Aldrik birde onu teşvik ediyor daha çok konuş ve öne çık diye. Sanki hiç konuşmuyordu Vhalla o güne kadar da. Vhalla konuşuyor da Aldrik, sen hiç konuşmuyorsun. Yazar Vhalla'nın yeteneklerini kanıtlamak ve hikayeyi onun etrafında tutmaya çalışırken o kadar çaba harcamış ki, Aldrik Vhalla'nın yanına yakışmayacak kadar zayıf bir karakter olarak kalmış. Yazarımız Vhalla'yı ön plana çıkarmak için Aldrik'ten çalmış resmen. Vhalla herkesin içinde Aldrik'i azarlıyordu ve Aldrik pısırık pısırık takılıyordu resmen. Maalesef, Aldrik'i hikayeden çıkartıp yerine herhangi normal bir karakter koysaydık bile fark edilmezdi. Aldrik bu kitaba o kadar az etki etti ki, neredeyse varlıksal olarak silindi kitaptan. Vhalla çok konuşuyor. Birde bunları tüm gücünü kaybettikten sonra, o kadar insanın ölümüne sebep olduktan sonra yapıyor. Vhalla maalesef bir önceki kitapta bir felakete yol açıyor ve kendine olan güveni ve inancı neredeyse hiç sarsılmıyor. Hani hatalı bir hamle yaptığında bir geri çeker düşünürsün ya, temkinli olursun, işte bu Vhalla da yok. Ve karakterin bu derece itici yapıldığına şahitlik etmek maalesef biraz üzücü. Çok konuşuyor, çok hata yapıyor, dersini almıyor ve çok konuşmaya geri dönüyor. KİTABIN GÜZEL TARAFI -------------------------- Bu kitabın tek sevdiğim kısmı sondaki savaş oldu galiba. Ne zaman Vhalla konuşmayı bıraktı ve aksiyon almaya başladı bende o zaman kitabı tekrar sevmeye başladım. Vhalla'nın Viktor'un kendi büyü gücü + Vhalla'nın büyü gücü + kristal ile yaptığı duvarı kırmasının, Viktor ile Vhalla arasında bağ oluşturması ve Vhalla'nın aynı bir zamanlar Aldrik'te olduğu gibi Viktor'un anılarını görmesi, Viktor'un anılarda onu görüp sataşması, psikolojik savaş vermeleri, Vhalla'nın Viktor'u bu bağ yüzünden öldüremediği kısımlar bence kitabın en etkileyici kısımları olmak ile beraber (yaklaşık son 100 sayfa) bu kitabı da okumasını zevkli yapan belki tek kısmı olmuş. Yani evet büyük kötüye karşı verilen sondaki savaş gerçekten güzeldi. Viktor'un Vhalla'yı etkileyip onun düşüncelerine fark ettirmeden sızıp Vhalla'nın kontrolünü kaybettiği kısımlar güzeldi. Baş karakterimiz kısa süreli olsada kötü bir karaktere dönüşünce onun düşüncelerini okumak görmek oldukça güzeldi/ilgi çekiciydi. YAZARIN KULLANDIĞI SİHİRLİ DEĞNEK : VI KARAKTERİ -------------------------- Bunun dışında tabi bir de Vi var. Yazarın yine hayal gücümüze bıraktığı kişi. Muhtemelen bir tanrı (kitapta Ana diye adlandırılan- hayattakilerden sorumlu olan) yada tanrı elçisi. Bu karakter kitap serisinde toplamda sanıyorum 5 kere görünüyor. 1)İlk kez kesişimde bir falcı olarak karşımıza çıkıyor. Vhalla ya fal bakıyor. Ona kuzeyi fetih edeceklerini fakat Aldrik i kaybedeceğini söylüyor. Bunu yaparken de Vhalla'nın bilinçsizce büyü gücünü yüklediği saati ücret olarak istiyor. 2)Bir sonraki karşımıza çıkışı ise tam kuzeyin fethinden önce Vhalla Achel'i (kristal balta) bir mabetten (ç)almaya çalışırken oluyor. Vhalla ya bırakmasını söylüyor. 3) Bir sonraki karşımıza çıkışı Vhalla şövalyeler tarafından mağaraya kaçırılırken oluyor. Çıkardığı alevler Vhalla'ya zarar vermiyor fakat onu kaçıran şövalyeleri yakıyor. 4) Bir sonraki sefer ise bu kitapta Vhalla kesişimdeyken tekrar dükkanına uğruyor ve daha önce büyü yüklediği el saatiyle Aldrik'in onun için yaptığı el saatini takas ediyor. Çünkü kendi büyüsüyle yarattığı el saatiyle Vhalla kendi gücünü kazanıp geri savaşabilir. Zaten bu şekilde ilerliyor da kurgu. Fakat Vi Aldrik'in yaptığı saati ne yapacak hiç bir bilgi verilmedi. Kullanılmayan bir detay olarak kaldı. 5) Bir sonraki seferi ise Viktor öldükten sonra Vhalla'da ölme durumuna oldukça yaklaşıyor. Tam gidiciyken bu sefer başka bir karakter (kuzey prensesi Sehra) kılığına bürünen Vi büyüsüyle Vhalla'yı iyileştiriyor. Sonrada "benim bu dünyadaki işim bitti, bye" deyip ortadan kayboluyor. Bu konuyu toparlayacak olursak bu 'Vi' karakterinin kim olduğu yine bir miktar hayal gücümüze bırakılmışsa bile, kitapta göründüğü 5 seferden 4 tanesi kristal mağaraları ve kristal silahları korumak üzerine (Vhalla'ya gücünü geri vermesi dahil). Fakat sonda onu kurtarması artık mağara muhabbetinden tamamen bağımsız kalıyor. Böyle bir karakter hikayeye deli gibi etki ettiği halde ne olduğunu bilmemiz bize bunun bilinçli bir şekilde anlatılmaması (kitapta bunu birçok yerde işte bazı şeyler anlaşılamaz falan filan diye açıklamış. Yani aslında bilinçli olarak açıklanamadığını açıklamış.)beni rahatsız ediyor. Sevgili Elise Kova buraya neden bir kurgu yazamadınız? Resmen elinizdeki sihirli değneği sallayarak Vhalla'nın kazanmasını sağladınız. Yoksa kazanamıyordu çünkü. Hayır birde bu karakter madem kristal mağaraları falan korumaya çalışıyor. Mağara girişinde Vikto'ra müdahale etmesi falan daha mantıklı olmaz mıydı ? Malesef elimizde mantıklı bir kurgu bile yok bu mantıksız davranan karakter için. SON SÖZ ------------- Şahsen bu kitabı bitirdikten sonra bir süre altın muhafızlar serisine başlayıp başlamamak arasında kararsız kaldım. Bir kere yazarın sevdiğim bir dünya inşa edip sonrada mahvettiğine tanıklık ettim ve bir süre sayın Kova dan uzakta durmak istiyorum. Fakat hikaye hala kafamda taze iken karakterlerin kim olduğunu vs. unutmadan bu seriye devam etmezsem muhtemelen tekrar dönüp baktığımda çok anlamlı gelmeyeceğini düşünüyorum. Dolayısı ile önümüzdeki haftalarda Altın Muhafızlar mini serisi ile devam etmeye karar verdim. Fakat Vhalla'nın kızını anlatan seriye yada yazarın yazdığı bu dünyadan tamamen bağımsız olan öbür serisine başlamayı düşünmüyorum. Bu kitapta yaşadığım hayal kırıklığını bana tekrar yaşatmana izin vermeyeceğim Sayın Kova. Herkese İyi Okumalar Dilerim
Kristal Taç
Kristal TaçElise Kova · Yabancı Yayınları · 20201,981 okunma
·
147 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.