"...sandılar yalnızlığımız
suskunluğumuz olacak
suskunluğumuzun bahanesi olacak
yalnızlık.
sandılar sesi soluğu çıkmaz
kolu kanadı kırık insanımın.
bilemediler dağın, taşın
açan tomurcuk, uçan kuşun
ak öfke kesileceğini...
bilemediler her inançlı
bir kıvılcım taşır
böyle günlere...
bilemediler yalnız "mutlak hakim"e
bağlılığımızı
-yalnız ona kul ona eğileceğimizi-
bilemediler oy
kadın, ihtiyar
genç, çocuk
her can bir siper olup
burç burç
direneceğimizi!..
uşaklık eskimedi eskimesine
kölelik eskimedi eskimesine
"aşkta", "bağlılıkta", "yiğitlikte"...
sürüyor; sürecek zaman sahnesinde
iyi ve kötünün başlayan savaşı
ve zafer mutlak iyinin
bu dünmya ve ötesinde..."
Sayfa 121 - Salih Mirzabeyoğlu, Aydınlık Savaşçıları | Kökler YayıneviKitabı okudu