Gönderi

404 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
Okuldaki bir hocamın tavsiyesiyle aldığım,okuduğum Yüzüncü Ad.. Açıkçası Amin Maalouf'un Semerkand ve Ölümcül Kimlikler eserlerini okuduktan sonra yazara karşı bir önyargım olmuştu, tekrar bir kitabını okur muydum bilmem, ama değerli hocamın tavsiyesine de kulak vermemek olmazdı..Hımm pişman oldum mu? Hayır aksine Semerkand'dan daha çok beğendim Yüzüncü Ad'ı. Gelelim kitaba, Başkarakterimiz Baldassare Antika Dükkanı olan, çevresincede de tanınan,zengin bir tüccar. Son yıllarda sürekli dükkanına gelip "Yüzüncü Ad" diye bir kitabı sormalar başlayınca araştırıyor ve daha çok yeğeninin de ısrarlarıyla önemsiyor kitabı. Bir şekilde eline de geçiyor ama istemediği halde satmak durumunda kalıyor. Sattığını gören yeğeni ve bir takım işaretler onu kitabı tekrar bulmak üzere bir yolculuğa çıkarıyor. Kitabın özelliği ise Hristiyanların gelecek yıl için "Canavar Yıl" demesi ve Allahın bu 100.adını öğrenirlerse onu bilerek kıyametten kurtulacaklarına inanmaları. Kendisi her ne kadar bunu körinat ve bağnazlık görse de bazı endişelerden de kendini alamıyor. Ve böylece iki yeğeni,yardımcısı ve mahalleden eskiden sevdiği kadınla(mecburen) yola çıkıyorlar,macera böyle başlıyor. Kitabın diğer dinleri de ele alarak ilerlemesi hoşuma gitti. Her ne kadar Amin Maalouf İslam -ve Türkler- üzerine hep kötülemesi,objektiflikten uzak direk karalama için de yazılar yazmasıyla bilsem de burda nisbeten diğer dinlerin de eksik ve körinançlarını göstermiş,aslında insanların kimi şeylere hiç aslı olmasa da kulaktan dolma bile ne kadar bağlandığını onun uğruna neler yapacağını söylemesi güzel.. (bu İslam içinde yok mu maalesef var ama aslında Kuranın istediği bu değil,önemli olan farkı görmek) İkinci nokta; kahramanın kendisinin de belirttiği, aslında işaret ararsan her şey bir işarete dönüşür,neyi düşünerek bakarsan o sana düşündüğün şey için işaret olur.Bazen yanlış yola bazen doğruya.. Dikkatli bakmakta fayda var. Her toplumun iyisi,kötüsü var. Ama Osmanlı devletini ve Sultanın yönetmini,yeniçerileri,kadıları, Sebetay Sevi olayını..bilemiyorum,en kötüsünden anlatmış hep, onca olay arasında sadece 1 kişi iyi ve kandırmak istemiyor(Abdullatif) o da diğerlerinin baskısından onlar gibi yapmak durumunda kalıyor,dışarda para iade ediyor. Yani tamam kötüler var ama bu kadar da değil... Sevmediğim bir özelliği de yazarın; hep kadın üzerinden,onu metalaştırarak hep cinsellik üzerine gösteriyor olması. Aşk uğruna başlayıp günah olarak bitiriyor. Son olarak, karakterimizin o arada kalmışlığı..inanmaması ama baskılara da dayanamaması yine işaretler mi alıyorum demesi ve -SPOİ- kitaba ulaşınca onu bir türlü okuyamaması yani Yüzüncü ad'ı asla öğrenememesine karşın canavar yılını aşmaları -SPOİ BİTTİ- aslında en iyi mesaj buydu,bir yerde yine diyordu halbuki Allahın zaten 99 adını biliyoruz da onların bile tam hakkını vermezken 100.adını bilsek ne olur bilmesek ne olur Bence özün özü işte bu. Kısaca, Karakter ve macerası bana geçti,gittiği yerlere ,tanıştığı dostlarına,yaptığı yolculuklara kadar elimden düşürmeden okudum. Özellikle dini eğitim alanlara veya bu konuda ilgisi olanlara tavsiye ederim. Hocamın da bana niye tavsiye ettiğini anlıyorum.
Yüzüncü Ad
Yüzüncü AdAmin Maalouf · Yapı Kredi Yayınları · 20186,9bin okunma
·
56 görüntüleme
Sebhoca okurunun profil resmi
Binkitap'ta okuduğum 100. Kitap olmasını da şimdi farkedip bu da bir işaret mi diye düşünmeden edemiyorum asfshajk :))
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.