Gönderi
“ İgrenc şeyler önsözler, sonsözler; öykünün etrafındaki salyalar gibi.”
*SPOİ
Alıntıdan da anlayacağımız gibi önsözü yazarımız yazmıyor. Ursula adında bir yazar yazmış. Yazarımız uzun bir süre kitabını James adı ile yayınlıyor ama aslında ismi Alice. O zamanlar kadinlar genelde erkek adları ile paylaşırdı. Daha önce de bununla ilgili şeyler okumuştum. Ve yazarımızın intihar ederek yaşamına son vermesi bence oldukça hüzünlü bir hayata sahip olduğunu gösteriyor.
Kitapta gelecek bir zamandan bahsediyoruz. Lakin bize şehirin durumundan, teknolojinin geldiği konumdan yani temel şeylerden bahsedilmiyor. Direkt P. Burke adında yoksul bir kızdan bahsederek başlıyoruz. Bu kız kendinden nefret eden, bir hayatı olmayan, dışarda yaşayan ve bir amacı olmayan bir kız. Bir gün intihar ederken yakalanıyor. İntihar etmek bir suç olduğu için Tom adında bir bilim adamıyla tanışıyorlar. Tom kızın iyi bir hayatı olmadığının farkında ve ona arzu ettiği yaşamı vermek istiyor. Tabi bazı şartlar var. Örneğin Burke kızımız artık onların elinde. Ona kusursuz bir beden ve partiler sunuyorlar. Burke’nin hayal ettiği bir beden. Burke o bedeni kontrol edebiliyor ama aslında tam olarak sahip değil. Ve bu kusursuz beden sayesinde aşık olduğu adamla da tanışıyor. Ama adam sefil burke’nin orjinal bedenini görünce korkuyor ve onu öldürüyor. Çünkü sevdiği kişi aslında o kusursuz bedendi. Bla bla bla…
Şimdi kendi kişisel yorumlarıma gelirsek. Kitabı hiç sevmedim. Yazarın dili hiç hoşuma gitmedi. Okuyucuyla sürekli dalga gecer bir havası var. Ters köşe yapacağı zamanlarda, “evet aptallar peki ya siz ne sandıniz ?” Şeklinde söylemleri çok çok oldu. Genel olarak sevmedim. İçine giremedim çok fazla. Burke’yi de sevmedim. Eksik ve yetersizdi. Ne kadar kısa olsa bile elimde süründü.
·
233 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.