Gönderi

Gözlerimizin Penceresinden
Gözlerimin Penceresinden Başlığı yanlış okumadınız. Her insanın kendine has bir bakış penceresi vardır. Kimisi , pembe bakar yaşadığı dünyaya , kimisi kırmızı … Yaşadığı dünyayı anlamlandırmak için insanoğlu yüzyıllardır , kendi bakış açısına göre değerlendirmeler ve varsayımlar yapmıştır , yapmaya devam ediyordur. Zamanla bu algılama ve merak ne kadar azalsa da bu nesli devam ettirmeye çalışan bireyler var olmaya devam ediyor. Uzun lafın kısası şu; kimi insan yaşama mainin tonuyla bakar , anlayacağınız özgürlüğün penceresinden. Kimisi var pembenin tonlarıyla bakar , hayalperesttir , kendine göre bir yaşamı vardır ve diğerleri onun için sadece birer bireydir. Gerçekler onu sıkar , hayatın tatsız hallerinden hoşnut olmaz ve sıradanlık ona göre değildir. Özgürlüğü ancak ve ancak tam anlamıyla , pembe bakışlarıyla kurduğu hayallerinde bulabilmektedir. Kimi insanlar var , penceresi cehennem ateşinin tonlarına hakim. Kıpkırmızı bir bakış penceresine sahiptir. Tek düşüncesi mutlak güç ve yönetim isteğidir. İnsanlar onun için birer maşa , her biri birer ayakçı. Dünyanın onun etrafında olmasını ve ona hizmet etmesini ister. Bu kırmızı bakış penceresine sahip olan insanlar bir nevi gridirler. Ciddilerdir. Her sözleri birer yıkım , birer yok oluşa neden olmaktadır. Tek düşünceleri bu dünyada sadece yaşamak ve anın tadını çıkarmak ve gücü tümüyle elinde tutmaktır. Birde yeşil pencere sahibi insanlar vardır. Her daim çalışırlar , dünya onlar için aslında bir konaklama yerinden ibaret. Bu dünyada , huzuru ilahi aşklarda arayan kesimdir. Zararsız ve kendi hallerinde olan kesim (İçlerinde kırmızı olupta yeşil görüneneler illaki var bunu yadsımıyorum fakat bunu genele yaymanın da bir anlamı yok) var. Hoşgörüye dayalı bir sistemin parçalarıdır. İyiliğin ve ahlakın temsilcileri gibidirler. Rengin vermiş olduğu ruhun etkisinde sadece , yardımlaşma ve dayanışmaya önem verirler. Menfaat onlar için önemsiz. Tıpkı maviyle bakabilenler gibi tıpkı pembeyle bakanlar gibi. Bu renklerin en ateşlisidir kırmızı. Zaten ateşte kırmızı değil mi? Aslında renkler ruhları yansıtırlar. Sevimli uysal hüzünlü öfkeli …renkler aslında korkularımızı da yansıtır. İşte , demek istediğim her insanın kendine has bir bakış penceresi var. Kimi özgürlüğü arar durur, kimi sadece hakikati , kimiside sadece gücü arar durur. İnsanların temel sorunu işte bu bakışların nefsinde yatıyor. Nefis bakışa filtre olur. Onu süzer ve güzel olana sürükler. Bazen de tam tersi olur. İnsan iradesine hakim olamadığı zaman nefis filtre olmak yerine bir kapı olur ve kötülüğü , gözü açlığı insanın ruhuna pelesenk eder. Ruh kötülükle doyuma ulaşmaya başlamışsa , göz kana bulanır ve gücü ister. Ruhunu ancak kırmızı pencere doyurabilir ve bedeni bu fani dünyada doyurur. İnsan bir kere düştü mü kırmızının kucağına , ne kadar çabalarsa çabalasın kurtulamaz, aslında çırpındıkça da kendi sonunuda hazırlar. Tıpkı doğanın insanlar tarafıdan tahrip edilmesi ve zamanla insanlığın sıkıntılar çekmesi ve ardından insanlığın yok olmasına dayanacak süreç gibi. Birde ruhu hakikatle , maneviyatla terbiye edilmiş kesim var. Bu kesim ruhunu doyurmak için , metayı değil ulvi düşüncelerle doyurmayı seçmişlerdir. Ruhları hakikatle yoğrulmuş ve doyuma ulaşır , bedenleri ise sadece birer zırhtır. Naif ruhları hep ulvi kalıp , hakikat peşinde koşsunlar diye… İşte insanların bakış pencereleri böyle başlıca. Binlerce pencere daha vardır , zaman aktıkça ki zaman tekrar etmez ve devretmez. Öyleki gelecek zamanlarda (ki zaman gelmez , zaman aynıdır biz sadece boşluklarında kendimize döngü oluşturmuşuzdur) binlerce pencere var olmaya devam edecektir. Şimdilik kendi penceremden selam olsun. Başka bir zaman boşluğunda yine yazmak ve görüşmek üzere… Ki kuantum teorisine göre , şuan yazıyorumdur yada yazmıyorumdur. İkisi de olabilir olmaya da bilir. Sevgilerle , esenle kalın. Kendi pencerenizden yaşama bir yolculuğa çıkın. Sadece uzun bir yolculuk olsun ve derinlere doğru inmeye çalışın. O zaman ruhunuzu doyuranın hangi pencere olduğunu görecek ve kendinize var oluş sorularını tekrar sormaya başlayacaksınız.
·
74 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.