Gönderi

144 syf.
8/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 15 hours
Günümüzde de olsa böyle meyhaneler.
Buyurun Kürdün Meyhanesine, 1944-1960 yılları arası Ankara’dayız, Milli Eğitim Bakanlığının yanında içkili bir mekan. Sonradan yanmış , fakat anılarda kalmayı başarmış. Resmî adı Yeni Hayat Lokantası , fakat sahibi Kürt olduğu için (Kürt Mehmet) Kürdün Meyhanesi adıyla tanınıyor. Kitabımızın yazarı Fahir Aksoy 15 yıl boyunca sık sık gelmiş bu mekana. Burada yaşadıklarını, gördüklerinini , Notlar tutarak kaydetmiş. İşte bu notlardan yola çıkarak yazmış “ Kürdün Meyhanesi” isimli anı kitabını. Yaşadığı anıları , öyküleştirerek anlatıyor biz okurlara. Bu öykülerin hepsi gerçek. Kimi anılarında İsmini duymadığımız, fakat çok değerli sanatçıların yaşam öyküleriyle tarihe ışık tutuyor. Bu anılar 1960 yılından sonra Dost Dergisinde de yayımlanmış. Fahir Aksoy 1917’de İstanbul ‘da doğmuş. İngiliz ve Amerikan kolejlerinde eğitim görmüş. Gazetecilik mesleğini seçmiş . Aynı zamanda bir ressam. Resim sergileri açan bir sanatçı. Anılarda, adı geçen kişilerin sempatik karikatürlerini Ressam Turgut Zaim çizmiş. Gerçekte burası, dönemin aydınlarının gelip yiyip içtiği sohbet ettiği bir mekandır. Kendiliğinden oluşan aydınlar kulübüdür burası. Bu aydınlar kulübü’ne Kimler gelmez ki ? Günümüzde tanıyıp sevdiğimiz, eserlerini zevkle okuduğumuz yazarlar, şairler Başta Orhan Veli, İlhan Berk, Mehmet Kemal, Ceyhun Atıf Kansu, Nurullah Ataç, Fikret Otyam Celal Akbay Ressamlar Haşmet Akal Sururi Taylan Rasih Güran Bu üç Ressamımız, dönemin yöneticileri tarafından baskılara maruz kalırlar. Psikolojik ve fizyolojik baskılar nedeniyle genç yaşlarda ölümün kucağına nasıl atıldıklarının hikayesi de oldukça can yakıcıdır. “Sıradışı Bir Gazeteci” başlıklı bir anıda ismi geçen Fikret Otyam , çok başarılı bir Ressam olmasına karşın, gazeteci olmayı tercih etmiş. Edebiyatçı ve Ressam aynı zamanda. Mümin Orhan ve Özgün bir ressam olan Cihat Burak Gazeticiler, Çetin Altan, Cüneyt Arcayürek, Şinasi Nahit Berker. Hüseyin Şehsuvar Doktor Bülent Aykal Avukat Şakir Ziya Karaçay Mandıracı Zühtü Berkman İşte böyle renkli ve zengin bir ortam. Elbette Zenginlik parasal değil . Düşünceler ve düşler zengin. Maddi açıdan ise durum bildiğimiz hal. Parasızlık hüküm sürer. Ve bu kadar aydın insanın takıldığı yerde kimler eksik olmaz birde ? Tabiki sivil polisler. Meyhanenein zengin müşterilerinden biri, Mühendis Galipbey. Mühendis beye ilgi , alaka büyük. Saat 9:00 gibi erkenden gelir meyhaneye , gelip , içmeye başlar. kendisinden sonra gelen tanıdıklarına da ikramı boldur. Ne de olsa parası çok. Şair ve yazarlar gibi meteliksiz değildir. Masaların üzeri mezelerle dolu ise bilin ki ayın ilk günüdür. Orhan Veli ile ilgili bir anıdan söz etmeden geçmek istemem. masa başı sohbetlerinin birinde yaşanır bu anı . Orhan Veli yi şahsen tanımayan fakat onu seven Ayaş’lı şair, Orhan Veli ile sohbet ettiğinin farkında değildir. Orhan Veli yi çok sevdiğini söyler. Masadan ona şu anda sohbet ettiği kişinin Orhan Veli olduğu söylenir. Ayaşlı şair sinirlenerek bağırır, “benzete benzete bu serseriyi mi Orhan Veli’ye benzettiniz “der. öfkelenerek mekanı terk eder. Kapıdan çıkarken masadakilere dönerek , Hak ile batılı tefrikten aciz Bir alay naçiz Meserretleri şiddet bana. der ve çıkar gider. Masadakiler şaşkınlık içinde basarlar kahkayı. Bir başka anı yazısında, Özgüvenini kaybeden, yetenekli olmasına rağmen şiir yazmaktan vazgeçen Celal Akbay, Bu arada , mekanımızdan eksik olmayan sivil polisler, yazarları, şairleri sık sık 1.Şubeye misafir etmeye çalışırlar. Eh onların da her zaman olduğu gibi görevleri Burdur. Belli bir kesimi rahatsız eden masum bir şiir bile 1.Şubeyi ziyaret için bir nedendir. Tıpkı Oktay’ın şu şiiri gibi, Bir girmiş ramazan Çıkmak bilmiyor Beş senedir ramazan Ramazan Efendi ramazan Bir başka 1.Şubelik bir olay. Kıvırcık Fuat taksitle bir radyo alır. Bunu peşin para ile satmaya çalışırken polisler tarafından Şubeye götürülüp sorgulanmasının hikayesi de ilginçtir. Kısacası ülkemizin ileri, çok seçkin kişilerin yaşam öykülerinden kesitlerin merakla okunacağını umuyorum. Kimi üzücü, kimi hoş , renkli anıların öyküleştirilerek , akıcı bir dille anlatıldığı bu kitabın zevkle ve merakla okunacağını düşünüyorum.
Kürdün Meyhanesi
Kürdün MeyhanesiFahir Aksoy · h2o Kitap · 201875 okunma
·
167 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.