Gönderi

424 syf.
·
Not rated
·
Read in 8 days
"Ben, bilip gördüğümden fazlasını yapmadım."
Nermin Yıldırım'ın yazdığı ilk roman, benim kendisinden okuduğum dördüncü kitaptır. Yolculuğumuz boyunca bazen iyi hissedeceği, bazen pişmanlık duyacağı şeyler yapan; yine de pişmanlıklarının daha ağır bastığı karakterimiz Süreyya. Süreyya'nın bu kadar okumuş bir kişi olup nasıl hayattan 'doğru' şeyler, öğrenemediği konusu tartışılır ama bir yandan da ona hak vermek gerek. Kendisi ileride çok pişmanlığını yaşayacağı bir eylemi gerçekleştirirken, "Ben, bilip gördüğümden fazlasını yapmadım." diyor. Bu cümle, büyük ölçüde açıklıyor onu. Babaannesi ona sahip çıksa bile annesiz ve babasız büyümüş olmak bazı şeylerin eksikliğini yaşamasının sebebi çünkü. Yine de kitabın sonlarına doğru "E artık kaç yaşına gelmişsin, edebiyatı yalamış yutmuşsun, nasıl hala böyle aptallıklar yapabiliyorsun???" diye sinir krizine girecek gibi olduğumu inkar edemeyeceğim. Karaktere ısınamadığımı söylemeliyim bu konuda. Yazar bir insanın ömrü üzerinden Türkiye'nin yıllarına da değinmek istemiş belki ama bir sorunumuz var. Türkiye'nin siyasi tarihinin kenara köşeye iliştirildiğini görüyoruz ama bu olaylar romana neredeyse hiç etki etmiyor. Kitabı okurken arada kamu spotu ya da bir reklam veriliyormuş hissiyatı yaşadım. Siyasi harita, bir iki olayı etkilemesi dışında kitaba fazla yedirilememiş. Ayrıca, özellikle kitabın ikinci yarısının gereksiz uzatıldığı taraftarıyım. Bir noktadan sonra boğmaya başladı, içim şişti tabiri caizse. İlk yarıda kitabı her olayın sebebini-sonucunu merak ederek okurken, ikinci yarıda telefon konuşmasının nasıl sonlanacağını görmek istediğim için ve Nermin Yıldırım'ın üslubu gayet başarılı olduğundan okuyabildim. Fakat bu yazarın ilk romanı, fazla üstüne gitmemek gerek. Ben Nermin Yıldırım'dan bir kitap daha okumaya talibim.
Unutma Beni Apartmanı
Unutma Beni ApartmanıNermin Yıldırım · Hep Kitap · 20176 okunma
·
31 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.