Gönderi

196 syf.
·
Not rated
'En politik romanım' diyor Livaneli 2008 yılında çıkardığı kitabi Son Ada için. 70'li yıllarda fikirleri yüzünden hapse girmiş, uzun yıllar sürgün olarak yaşamış daha sonra ülke içinde ve uluslararası bir çok alanda barış ödülleri almış bir yazar, sanatçı ve düşünür olarak o dönem hakkında farkındalık oluşturacak, günümüzde ve gelecek dönemlerde olayların farklı bir açıdan değerlendirilmesine yardımcı olacak bir eser ortaya koymuş. "...yıllar süren demir yumruk yönetiminden sonra gözden düşen ve ihtilal konseyi tarafından görevine son verilen devlet başkanı" ve "her zaman açıkladıkları gibi ülkeyi bir iç savaştan kurtarmak için yönetime el koymuş olan Başkan ve arkadaşlarının...” olarak tanımladığı Kenan Evren dönemini beşeri faktörlerden, kin, nefret ve düşmanlıktan uzak 'cennet' benzetmesini kullandığı ada ve ada sakinleri üzerinden anlatıyor. Röportajında, "milyonlarca haber ayrıntısı içinde kaybolan, gözden kaçırılan gerçeği, uzaklaştırarak, yabancılaştırarak daha kolay anlatabileceğimi düşündüm. İnsanlar yönlendirilmiş bir haber bombardımanı altında gerçeği yalandan, eğriyi doğrudan ayırt etmekte güçlük çekiyor. Zaten büyük kitleler dünü unutur, yarını ise düşünmez, sadece anı yaşarlar. Bu 'an' ise iktidarların ve medyanın manipülasyonları ile oluştuğu için genellikle yanlış yorumlanır. " şeklinde bir açıklama yapıyor. Olayların masallardaki gibi bir mekânda geçmesinin asıl nedenini de bu şekilde gösteriyor Livaneli. Romanı, Kürt meselesi ve askeri diktatörlükleri temel alarak yazdığını ancak daha sonra başka benzerliklerin de ortaya çıktığını ifade etmiş. Yıllardır dostça yaşanılan martılar, başkan tarafından düşman ilan ediliyor ve ada sakinleri tarafından açık bir hedef olarak algılanıyor. Martılar adalılar tarafından büyük bir saldırıya uğruyor ve adalılar da aynı şekilde karşılık buluyor. Taraflar arasında meydana gelen bu çatışma, yalnızca Türk-Kürt çatışması olarak değerlendirilmemeli, Alevi-Sünni hatta 'neredeyse' yakın tarihteki referandumda, iki taraftaki kutuplaşmayla bağdaştırılması yanlış olmaz. Sıkça sözü edilen yazar, Livaneli'nin kendisinin yerine koyduğu bir karakter midir bilinmez; ancak bahsedilen dönemde ve günümüzde 'haklı ya da haksız' temsil ettiği geniş bir kitleye sahip olduğu inkar edilemez. Söyledikleriyle ileri görüşlü, dürüst ve idealist bir karakter olan yazarın başkan henüz gelmişken ana karaktere yaptığı uyarılar , Livaneli'nin siyasetle iç içe olduğu dönemlerde Deniz Baykal'a söylediklerine bir gönderme olup olmadığı konusunda da ikilemde bırakıyor. Siyasetçi olarak görüşlerini beğensek de beğenmesek de yazar olarak eserlerinde, özellikle Son Ada için, kitabın akıcılığı, dilin/konunun okuyucu sıkmayışı ve verilmek istenen mesajlar kitabın okunması için yeterli. Son olarak, kitabı okurken zihnimin arkasinda bir yerlerde hep Barış Akarsu'nun Kim Bilir şarkısı çaldı. Dinlemek isteyenler için linki bırakayım: youtu.be/OFgZi1H41WY Keyifli okumalar.
Son Ada
Son AdaZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 201351.9k okunma
··
26 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.