Üç bölümden oluşan bu kitabın sadece birinci bölümünü okudum ve diğer iki bölümünü okumayı düşünmüyorum. Yaptığım eleştiride sadece birinci bölümü kapsamaktadır. Daha önceden araştırdığım bir konu olan Çeçenya direnişini, ve 1994 den 1996 ya kadar süren Rusya Federasyonu - Çeçen İçkerya Cumhuriyeti arasında yapılan ve her iki tarafın da büyük kayıplar verdiği savaşı ana tema olarak ele almıştır. Bunun yanında kitabın son bölümlerinde Türkiye'nin bazı sorunlarına değinmiştir. Kitaba büyük bir merakla başlamıştım. Takdim kısmında kitapta yazılan bazı olayların kurgu olmadığını birçok kaynaktan elde edilen kaynaklardan yola çıkarak oluşturulduğunu okuduktan sonra kitaptan beklentilerim yükseldi. Ama kitabı okudukça ana tema olan savaşın tek taraflı bakış açısıyla aktarıldığını farkettim. Sanki müslüman Çeçenlerin karşısında bir grup düşünemeyen Rus askerleri varmış da müslümanlar tereyağından kıl çeker gibi kazandığını gösterilmiş. Bunun dışında kitabın konusunu (kitaptan bağımsız) ve yazılış amacını beğendim. Günümüz ayrılan İslam aleminin işgal altında olan müslümanlara "Çeçen direnişini" ilham olması amacıyla yazmıştır. Konu ve yazılış amacınının iyi olmasına karşın anlatım tarzı roman değil de ders kitabı tarzında yazılmıştı. Kitabı okurken gerçekten roman mı okuyorum diye düşünmeden edemedim. Anlatım o kadar basite indirgenmiş ki çocuk masalı okuyormuş hissine kapıldım. Ayrıca kitapta her şey bir anda olup bitiyor. Yaşanan bir olayı, acıyı hissetmeye kalmadan konu değişiyor. Bu yüzden çok etkileyici bulmadım. Ve kitabı bir an önce bitirmek için çaba sarf ettim maalesef.

Moskof MezarlığıKıyamoğlu Sancaktar · Yasin Yayınevi · 2004962 okunma

··

429 views

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

hēຖriēttē