Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

352 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Eveet geldik beklediğim bir kitabın daha sonuna. Okurken zaman yine çok hızlı aktı gitti. Kitap yine içindeki dünyaya çekmeyi çok iyi başarıyor. Yazarın tüm kitaplarında var bu büyü. Ama yine de gönlümün efendisi yine “Uzakların Şarkısı” oldu. O kitaptaki fantastik gizemden midir bilmem ama bu kitap tarz olarak diğer kitaplardan daha farklı. Bol bol eleştirel ve göndermeli bir kitap olmuş. Altını çizdiğim çok satır oldu. Ama okurken gözlerim bir tatlış hayvan aramadı değil yani :) Zencefil misali.. arada güzel müziklerden de aradım tabi. Kitabın konusuna gelecek olursak, 1492 yılında Kalender isimli kahramanımızın gemi yolculuğuna çıkmasıyla, aşık olmasıyla başlıyor her şey. Aşkına kavuşamayınca tekrar bir yolculuğa çıkar hem de Kristof Kolomb’la.. süregelen yolculuklar, dini baskılar, katliamlar, yobazlık, bir halkın katledilerek yok oluşu.. ve daha nicelerini görüyoruz bu yolcukta. Kitabı okurken daha önceleri okuduğum, İspanyolların İnkaları nasıl altın ve din için yok edilişleri bir bir geldi aklıma. Tekrar bu katliamları okumak ve tekrar hissetmek çok üzücü olsa da geçmiş ve şu an hep yaşanmış şeyler ve hala da yaşanan şeyler malesef. Yazarın şu alıntısından her şey zaten çok güzel anlaşılıyor; “Aylardır ne yapıyoruz biz kaptan? Keşif mi! Batıyı devasa bir mezarlığa çevirdik. Şimdi sıra burada ve daha güneyde! Esir edilen yerliler, bizim Tanrımızın altın olduğunu sanıyorlar! Altın parçaları önünde diz çöküp “Ne olur ümmetini durdur artık!” diyorlarmış. Çünkü sahiden de ona taparcasına davranıyoruz. Kıra döke, kese biçe din yayma faslı yetmezmiş gibi şimdi de esirleri işkence altında, daha fazla altın damarı bulmak için sorguluyoruz. Güç ve altın hırsı, kalbimizi çarmıha gerdi. Gör…” açıklama yapmaya bile gerek kalmıyor. “Cenneti aramaya gelmiştik fakat cehenneme çevirdik bu dünyayı…” Kitabı ilk başta okurken bir adamın aşk acısını mı okuyacağız bu kadar basit mi olacak derken ilerleyen sayfalarda kalitesini bir kez daha konuşturdu yazar. Sadece Kalender’in yaşadığı aşkı çok özümseyemedim ya da kitabın sonunda tanıştığı arapça konuşan kadına karşı olan tavrını. Birden unutuverdi.. daha çok saplantı yaşıyormuş hissini aldım. İncelememi bitirmeden önce söylemeden geçemeyeceğim bu kitapta bile Anunnakileri gördüm okudukça; yerlilerde.. :) Kitabın dili de eski türkçe yazılması gerekmesine rağmen ağır değildi. Gayet sade ve akıcıydı. Son bir eleştirim de dini baskıların çoğunluğunun Hristiyanlık üzerine değinmesi olacak. Sadece Hristiyanlar değil, Müslümanlar da Yahudiler de vs bir çok din geçmişte zoraki geçişler ve katliamlar yapmıştır. Baskılar hala da tüm dinlerde sürmektedir. Bu konuda biraz taraf hissettiriyor ama onun dışında gayet güzel bir kitaptı. Tavsiye edilir..
Sular Üstünde Gökler Altında
Sular Üstünde Gökler AltındaKaan Murat Yanık · Ketebe Yayınları · 20231,380 okunma
·
136 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.