Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

208 syf.
·
Puan vermedi
AGANTA BURİNA BURİNATA Kitabı 1 günde bitirdim sayılır. Dün 17 sayfa okuyup kalanını da bugün tamamladım. Benim elimdeki baskı benimle yaşıttı. 1997 basım. 208 sayfa Okurken ne çok sıkıldım ne de kalbim çarpa çarpa okudum. Çok büyük beklentim olmadığından hayal kırıklığı yaşamadım, Öte yandan zaten toplumcu gerçekçilerinki gibi sıkıcı bir kitap da okumayacağımı biliyordum, yanılmadım. Yoğun dönemlerde nicelik takıntısına düşmüş bir zamanımızda okunabilecek bir kitap türünden yani, bence. Kitapta deniz tutkusunun bir çocuk masumiyetiyle anlatıldığı kısımlar çok tatlıydı. Dil orada daha bir güzel kullanılmıştı. Zaten yoğun tutkulara büyük bir saygım vardır benim. Sahaf Mendel’i yorumlarken de belirtmiştim bunu. Bu tutkunun bir de böylesi güzel bir dille anlatılması… Otobiyografik bir roman olarak ele alırsak sadece yoğun deniz tutkusu diyebiliriz ama edebiyatçılığın başkalığı da buradadır işte, Edebiyat gerçek yaşamı sözcüklerle yontarak ona benzemeyen yepyeni şeyler ortaya koymaktır diye bir tanım mı yapsam diye düşünürken yadırgadım. Klişelik kulvarlarına ayak basmış gibi hissettim kendimi. Ama değil mi ki yazının yazılma sürecini fısıldamayı tarz belledim, o halde silmeyeyim dedim. “Değil mi ki” sözcüğü parmak uçlarımdan göz kırparak bir Semih gümüş selamı getirince bana, ben de aktarayım istedim o selamı. Neyse yeniden kitaba dönelim Bahsettiğim, o tutkunun yoğun anlatıldığı, dilin daha bir güzel kullanıldığı kısım bize insanlığın simgesi olarak sunuluyor. Küçük Mahmut’un dünyaya saf, temiz bakışı Güzel sesli dalgalarıyla, ılık ılık okşayan rüzgarlarıyla Cennetin bir maketi olarak Mahmut’un yüreğinde yer edişi… Bu kısımlar dalga sesi eşliğinde okunsa çok hoş olur eminim. Fırtınaları, kötülükleri de var elbet o güzel denizin, acımasızlığı var. Bu acımasızlığı doğru söyleyenin dokuz köyden kovulması, insan kalmanın masum kalmanın bedelleri gibi okumamız çok da yanlış sayılmaz kanaatindeyim. Gelelim Mahmut’un bezginlikle Ayşe’yle evlenerek karaya karışmasına Dil burada daha basit, daha az benzetmeli kullanılmış. Bu kısımlar hem anlatılan şey hem de dil kullanımı yönünden pek tatlı değildi benim için. Bu kısım da büyümenin metaforu olarak değerlendirilebilir bence. En son da denize dönüş, çocukluğa, tutkuya ve masumiyete dönüş olarak okunabilir. Okunabilir demişken sonlandırayım. Evet, okunabilir bir kitaptı. 07.06.2022
Aganta Burina Burinata
Aganta Burina BurinataHalikarnas Balıkçısı · Bilgi Yayınevi · 19974,788 okunma
·
51 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.