Gönderi

    Memleketimizin yükselmesini ve ilerlemesini temin edebilmek için Batı medeniyetinden faydalanmak mecburiyetinde kaldık. Bu mecburiyet, mütefekkirlerimiz arasında yeni bir sınıfın meydana çıkmasına sebep oldu.    İlerlemeye olan ihtiyacımızın icaplarını yerine getirmek üzere yetiştirilen bu aydın sınıf, bugün memleket idaresinde büyük bir tesire sahiptir. Ayrıca, hiçbir denetleyicisi olmadığı gibi rakibi de yoktur.   Habuki bu aydın sınıf, Batı medeniyetinin tesiri altında şahsiyetini kaybetmiş, așırı bir Batı hayranlığına müptela olmuştur. Milli kurtuluşumuzun çaresini, kendisinin tutulduğu bu hastalığın bütün memlekete yayılmasında görmektedir.    Bu yüzden, yükselme ve ilerleme adına, vicdanları bulandırıp fikirleri karıştırarak buhranlara sebep oluyor. Memleketi de karanlık ve meçhul bir istikbale doğru sürükleyip götürüyor.   Batı hayranı olan bu mütefekkir sınıfın zihniyeti, kendisine üstat tanıdığı Batı zihniyetine hiçbir bakımdan benzemez. Bunlar kendi memleketleri hakkındaki kötümser ve yıkıcı tenkitleri ile temayüz ederler; tenkitleri, izah ve ispat edemedikleri için itham, anlayamadıkları için de inkâr ile doludur. Bunlar mevcudu ve yaşayan gerçeği bilmezler; fakat nasıl olmamız gerektiğini öğretmeye kalkarlar.   Buna rağmen bir zamanlar ümitlerimizi bu sınıfa bağlamış, saadet ve ilerlemeye dair tatlı emellerimize erişmeyi onlardan beklemiştik. Çünkü onun imandan mahrum ve kararsız ruhuna sinmiş olan kötümserliğinin derecesini anlamamıştık. Bu kötümserliğin, memleketin ihtiyaç ve gerçeklerine uyacak bir emel veya ümit beslemeye bile mâni olduğunu bilmiyorduk.   Bu aydın sınıfın böyle karanlık bir kötümserliğe düşmesinin sebebi, vatanındaki her șeyi, ıslahat ve düzeltmelerle kurtulamayacak kadar bozuk görmesidir. Bu yüzden kurtuluşu, mevcut olanı yıkmakta buluyor. Yerine, az çok Batılılaşmış olan bilgi, mantık ve ahlakına, iyice Frenkleşmiş olan içtimai ve siyasi tasavvurlarına göre șekil vereceği yeni bir cemiyet kuracaktır.   Bu ruh ve fikirde olan, bütün mevcudu yıkarak yerine başkasını koymak isteyen, vatanlarında ruh ve fikirlerini hoşnut edecek bir şey bulamayarak hiçbir manevi haz duyamayan bu insanların, vatanları ile ne alakaları vardır? Bu gibilerin garip zihniyeti her hususta tesirini göstermektedir. Herhangi bir şeyi düzeltip ıslah etmek bahsindeki  anlayışları da buna açık bir misaldir, izah edelim:   Başka memleketlerde, herhangi bir şeyde görülen yanlış veya eksiğin giderilmesine lüzum hissedildiği anda buna gayret edilir, islahına çalışılır. Bizde ise ıslahı arzu edilen şeyin, hiç tereddüt etmeden ortadan kaldırılmasına ve yerine daha iyi olduğu zannedilen bir başkasının konulmasına kalkışılır. Bizim gayretperver zatlar nazarında düzeltip islah etmek, mevcut olanı terk edip değiştirmek, yıkıp atmak için bir vesiledir. Hâlbuki Batılılar bir şeyi, bilhassa muhafaza etmek arzusu ile ıslah etmek isterler.    Hasılı, bizde yenisini kurmak için yok etmeye, Batıda ise yok olmaktan kurtarmak için düzeltip korumaya çalışıIır. Batı hayranlarının ortadan aldıkları bilgi ışığı kendilerini aydınlatmaktan çok, görüşlerini köreltiyor olmalı. Batılıları taklit etmeye çalışıyorlar. Ama onlara tamamen zıt bir şekilde düşünüp hareket ettikleri, bu basit mukayese ile görülüyor. Gerçi kendileri, Batılılar gibi düşünüp hareket etmekte olduklarına son derece emindirler. Hâlbuki düzelterek ıslah etmek yerine, değiştirme yoluna gitmek, tamamen yeni bir șeyi denemek demektir, Bu halde ise insanlar, eskiden kazanılmış ve çoğu acı tecrübelere mal olmuş olan birçok bilgi ve tecrübelerden mahrum kalır, istifade edemezler.   Yeniden birtakım denemeler yapmak, yani tereddüt ve şüpheler içinde, kıymetli vakitler kaybetmek, yeni hatalar işleyerek onların tamirlerine çalışmak gerekir. Bu gibi hallerde çoğu kere, giderilmek istenen yanlış ve noksanlardan daha zararlı hatta tehlikeli neticelere varılır, dertlere düşülür.   Bundan başka değiştirme, esası bakımından bir șeyi, bir diğerine karşılık yerini terke zorlamak demektir. Bu ise bir tahakkümdür. Tahakküm yerinde ve haklı değil ise keyfi bir hareket olur.
Sayfa 9192 - Çağdaş kitapKitabı okudu
21 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.