Gönderi

Çeyiz
Bir zamanlar üç kızı olan bir kral varmış. İlk kızı doğduğunda kral üzülmüş, çünkü o oğlu olsun; istermiş, fakat karısı ona doğan bebeğin çok özel bir bebek olduğunu söylemiş. Kızın gittiği her yerde birden çiçekler açıyormuş. İkinci kızı doğduğunda yine aynı şey olmuş. Kraliçe kızın ayağının bastığı yerden inciler fışkırdığını söylemiş. Bunu duyunca biraz olsun mutlu olmuş kral. Üçüncü çocuğun doğumu yaklaştığında kral çok ama çok huzursuz ve sinirliymiş. Ne yazık ki bu kez teselli edecek kimsesi de yokmuş. Kraliçe üçüncü kızını doğururken ölmüş. Prenseslerin çocuklukları çok mutlu geçmemiş fakat bir şekilde büyümüşler. ilk iki prenses komşu krallıkların prensleriyle evlenmiş. Üçüncü prensesin evlenmesiyse bu kadar kolay olmamış, çünkü kendine ait bir mucizesi yokmuş. Onun da özel bir yeteneğe sahip olma ihtimali elbette varmış fakat kimse bunun ne olduğunu bilmiyormuş. Bu yetenek her ne ise yürüdüğünde gerçekleşmiyormuş. Kralın öfkesi giderek büyüyormuş çünkü ülkede kralın üçüncü kızının gerçek bir prenses olmadığı yönündeki dedikodular almış yürümüş. İnsanlar şöyle düşünüyorlarmış: Bir prenses yürüdüğünde bir şeyler olur. İşler her geçen gün daha da kötüye giderken bir gün bir mucize olmuş: Prenses yere düşmüş ayağını bir yere çarpmış ve kesilen ayağının kanadığı yerde yakutlar oluşmuş. Kral sevinçten havalara uçmuş, insanlar şaşkınlıktan donup kalmış. Prensesin her zaman çıplak ayak yürümesine karar verilmiş. Kral da insanlar da hiçbir zaman olduklarından daha mutlu ve zengin olmamışlar. Ya prenses? Onun ayakları her zaman kurdelalarla sarılıymış geçtiği yollar ise camdan ve taştanmış. Başka bir final önerisi: Mucize gerçekleşmeden önce umutsuz kral krallığın uzak bir köşesinde yaşayan bir çobanla evlendirmiş prensesi. Çoban ve prenses öyle fakirlermiş ki ayakkabıları yırtılmış, paramparça olmuş ve taşlar ayağını kesmiş. Kan akan yerde yine bir yakut oluşmuş. Neyse ki çoban iyi ve düşünceli bir insanmış. Mücevheri satmış ve prensese yeni bir çift ayakkabı almış. Son önermeye devam edersek: Prenseslerin ilki çiçekçi olmuş'. İkincisi inci ticaretine başlamış. Üçüncü prenses de yakut üretirmiş fakat sadece canı istediğinde.
Sayfa 146 - Güldünya Yayınları
·
35 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.