Kitapta; Bâyezid-i Bistami'nin her arayan bulamaz lakin bulanlar arayanlardır ifadesinin örneğini gördüm.
Tanzimat sonrası gülünç fakat bir o kadar acınası ahvalin neleri berbat ettiğini, aklını kiraya vermek deyimini de aşarak resmen bunu kendi iradesi ile köleleştirdiğini gerçeği. 'Ne' uğruna 'neler' feda ediliyor! Insanın aklı almıyor. Kezâ benzer akıl ve duygu tutulması hâlâ mevcut. Şasa ailesi hakikate sırt dönmüş pozisyonda iken aksine bugün hakikat diye körü körüne inançsal akıl tutulmaları da problemin simetrik boyutu.
Ayşe Şasa kendisi tanımladığı üzere yıllardır yaşadığım kabz hâli ve sonrasında gelen bastın, esasında hakikatten uzak olmanın bir tecellisi gibi görse de ailesi tarafından kendisine sunulan hayatının asıl sebep olan etken.
Ve belki sonradan kavuştuğu inkişaf yine nasip olacaktı fakat algılama ve ortaya çıkan hikaye farklı olabilirdi.
O bir ömürde iki hayat yaşadı, bizlere güzel eserler bırakıp ebediyete göçtü.