Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

240 syf.
·
Puan vermedi
Şaşırtıcı sonlara sahip kitapların en güzel yanı; kitap boyunca ana karakter hakkında türlü fikirler edinmemize, kitabın kurgusunun gidişatına göre bir son yazmaya çalışırken aklımızdan, ters köşeye yatmamızdaki haz veren nidaya, yan karakterlerin ya da "ilk sahnede görülen silahın, film sonunda muhakkak ateşleneceği kesinliği"ni unutmamız dahilinde yan karakterlerin ve nesnelerin bizi dumura uğratacağına karşılık onca sayfayı gözden kaçırdığımızı ve geçen sayfalardaki hareketlerin tekrar gözlerimizin önünde canlanmasından aldığımız zevk olarak açıklayabiliriz belki. Sirk Müdürünün Kızı, sıradan ama orijinal bir kurguyla devam eden bir hayat hikayesi iken işte böyle bir sonla karşılaştırıyor bizi. Kitabın içerisinde konuya bağlı olarak anlatılan çeşitli öyküler kitaba renk katarken, etrafta, olmaması gereken ama yine dolanıp bir şeyler olacağını anlatan hayali bir karakterin, ana karakterdeki şizofreni ürünü olduğunu kestirse de, asıl olanın bu hastalığa neden olan travmatik bir örnek olduğunu kitapta son anlarda görüyoruz. Ayrıca yine kitabın ana temalarından biri olan edebiyatta fikir üreticilerinin yazarlara katkı sağladığı kurgusu da gerçeklik payı barındırmıyor değil. Basit bir düşünceyle bunun olmaması içşn hiçbir sebep göremiyor, hatta kendi modern yazınımızda(!) bununla katşılaşıyoruz. Şaşırtıcı bir sona sahip olması, kitabı bu sona hazırlayan olayları biraz soğutucu etkiye sahip gösterebilir tabii. Bu tarz yapıtları beyazperdede daha bir merakla izliyoruz birçok yardımcı arka fon ile. Ama edebiyatın bunu kullanmaması da olmazdı. Okurun ilk sayfalardan sonra ya da birkaç bölümden sonra kitabı bırakmaması gerekir ki damağında bırakacağı tadın farkına son anda varabilsin.
Sirk Müdürünün Kızı
Sirk Müdürünün KızıJostein Gaarder · Pan Yayıncılık · 2006256 okunma
·
371 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.