Gönderi

304 syf.
8/10 puan verdi
·
Read in 12 days
İçerik hakkında bilgi içerir, ona göre okuyunuz.
Uzun zamandır genç yetişkinden bir kitap elime alamamıştım. Masallardaki gibi Bir Yer, sahalara tekrar dönmemi kolaylaştırdı. Okuması kuvvetli ama kitaplar ile bağı pek de kuvvetli olmayan bir öğrencimle birlikte okuyoruz yani ben ondan hızlı okudum, o hâlâ okumakta. Birkaç olumsuz eleştiri eklesem de genel manada sevdiğim bir kitap oldu. Hepimiz zaman zaman masallardaki gibi yerlere kaçmak, sığınmak ve gerçek hayat yükünü indirmek, unutmak isteriz. Yahya Kemal’in “ İnsan, alemde hayal ettiği müddetçe yaşar.” sözünün vücut bulmuş hali olan üç kardeşten bahsediyor kitap. Yalnız şunu baştan eklemek gerekir ki öyle tozpembe hayalcilik değil bu. Gayet de ayakları yere basan ve yaşamdaki kuru dalları yeşertmeye vesile olan hayallerden bahsediyor kitap. Ben de sayfalar arasında ilerlerken hayalini kurduğum şeyleri düşündüm bir de hayal edilebilecek şeyleri ve kitaptaki çocukların hayalini kurduğu şeyin bu listeme girmesi bir yana hiç aklıma gelmemesi içimi ürpertti. İnsan maddi- manevi birçok şey hayal edebilir ama bir “anne” hayal eder mi ve onu hayallerinde şefkatle ve sevgiyle her koşulda süsleyebilir mi? Süslüyor, sarıp sarmalıyor bu üç kardeş. William, Edmund ve Anna. Kimsesiz olan çocukların, onlardan sorumlu tek akrabaları olan babaanneleri de yakın zamanda vefat eder ve savaş zamanı güvenlik nedeniyle Londra’dan tahliye edilirler. Koruyucu ailelerin yanına yerleştirilirler. (Aynı İyi Geceler Bay Tom’da olduğu gibi. O da etkileyicigillerdendi:)) Çocuklara kalan bir miktar mirası, avukatları Bay Engersoll’un tavsiyesiyle kendilerine gerçek bir aile bulana değin kimseye söylememe kararı alırlar. Yaşam standartlarını sarsan bir tecrübe silsilesini gözler önüne sererler ama bu zamanların da yegane dostu “kitap”lara tutunurlar ama samimiyetle ve umutla. Beni bu yolculukta etkileyen bazı detaylar oldu. Aslında niyetim bunları izah etmek. Kardeşlerin en büyüğü William, anne ve babasının izlerini- her ne kadar kendisi de küçük olup ebeveynini çok hatırlamasa da- kardeşlerine bilhassa Anna’ya anlatır. Bu durumun bana göre en dokunaklı tarafı ise çocukların anne ve babaya en çok ihtiyaç duydukları anda Anna’nın onların varlığını hissetmek için William’a “Annem ve babamla ilgili bir şeyler anlat.” demesi ve William’ın da hiçbir koşulda bu soruyu boş geçmemesiydi. Etkileyiciydi. Savaşın soğuk yüzünü, hayat standartlarının ters yüz olmasındaki sıkıntılar, karşılaşılan talihsizlikler, zorbalıklar ve daha nicesine kardeşlerin kendi ebeveynlerinden yola çıkarak oluşturdukları hayali -ve onlara göre ideal- anne tasavvuruyla baş ederler. Hayallerindeki samimiyet, onlara en güvenilir limandan göz kırpar. Kitaplar, zihin ve gönüllerine soyut bir destek olurken Kütüphaneci Nora ise onlara bu hayatta içten bir dayanak olarak olaya girdiği ilk an itibarıyla kendisini hissettirir. Kitabı bitirmeye yakın şunu hissetmiş olmakla maksada kavuşmuş oluyorum zannederim: Masallardaki gibi Bir Yer; anne yanıdır, anne sıcaklığıdır, anne desteğidir, anne arayışıdır. Çocuklarının kalbine girebilen anneler, masallar kadar olağanüstü ve bir o kadar da büyüleyicidir. Kitabın kuvvetli mesajlarından biri de bence bu olmalı. Kitaplara bir canlı gibi bağlanan ve hayallerindeki anneyi her koşulda kalbinde taşıyan bu kardeşlerin macerası okunmaya değer. Tavsiyedir. Bu kitapla ilgili beni rahatsız eden kısımları da eklemek isterim: Leydi Godiva ile ilgili bir kısımdan bahsediliyor 101.sayfada ve at kullanımı ile ilgili bir haber söyleniyor. Bu haberin içeriği beni rahatsız etti. Kitabın öncesi ve sonrasına hizmet etmeyen bir parçanın ki muhteva olarak da kitabın nahifliğiyle çeliştiğini düşünüyorum bence olmamalıydı. Bir diğeri ise Frances ile William arasındaki etkileşim. Yaşları gereği aralarındaki duygusal bağ ifade edilebilir ama bana göre bir yere bağlanmayan ve yanlış yönlendirilen bir his yumağı olarak kitapta fazlalık olduğunu düşünüyorum. Hâsılı, bazı detaylara dikkat edilip keyifle okunabilecek ve kalbe dokunabilecek lezzette olduğunu söyleyebilirim. Bir süre önce seyredip çok ama çok beğendiğim LUCK animasyonu ile ortak paydada birleşen mesajları olduğunu da düşünüyorum: Aile olmak için kan bağına gerek yoktur. Kalp huzuru, samimi sevgi ve fedakârlık kimdeyse aile odur. Ailenin her ferdi bu anlamda birer kahramandır özellikle de çocuklar, diyerek cümlelerimi toparlayabilirim. Bu kitap, bir şansı hak ediyor.
Masallardaki Gibi Bir Yer
Masallardaki Gibi Bir Yer
Kate Albus
Kate Albus
Masallardaki Gibi Bir Yer
Masallardaki Gibi Bir YerKate Albus · Beyaz Balina Yayınları · 202218 okunma
·
93 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.