Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

216 syf.
·
Puan vermedi
·
18 günde okudu
GARDROP BATICILIĞI
Normalde bu tarz kitapların incelemesini yazmak çok kolay olmadığı için çekiniyordum ama kitabı bitirince yazmam gerektiğine karar verdim .Velhasıl kelam yanlışım varsa affola... Yazarımızın doktora tezi olan bu kitap "moda" kavramını bir çok açıdan elle alarak detaylıca incelemiş .Bu incelemenin içinde bir çok sosyoloğun çalışma ve düşünlerini de araya katarak yazısını temellendirmiş. Kitapta girişten sonra 4 ana başlık bizi karşılıyor ; 1.Modernleşme , zaman-zihniyet ilişkilerine genel bir yaklaşım 2. Modanın psikolojik boyutu 3. Sosyal değişme ve moda ilişkisi 4. Osmanlı hayatında zihniyet değişimi etkileyen bir faktör olarak moda bu ana başlıkların detaylıca alt başlık ve konularla açıklanmasıyla hocamız tezini bitiriyor. Modern ne demektir? Latince "Modernus"tan alınan kelime "düne ait olmayan, başka yönlerle elle alınması gerek bir dünyada yaşamak" demek. Modernlik ve modernleşme iki farklı kavram , ve burada kilit kavram MODERNLEŞME , her sosyolog tanım yapmış bu kelimeye genel bir tanımlana yapılcaksa;sosyal gelişme bir toplumda ekonomik gelişme ve ekonomik büyümeyle ile birlikte sosyal ve kültürel seviyesin artışıdır.(A. Touraine) Günümüz sosyolojinde modernleşme ile batılılaşma eş değer kavramlar değildir .Zira fikirlerde hiçbir değişiklik olmaksızın sadece "biçimde" olan farklılaşmada modernleşme değildir , güçlü olanı taklit etmekten öteye gitmeyen bir davranış biçimidir. Batının iktisadi ve teknik yönden güçlü olması , onun taklit edilmesini sağlamıştır. Bence bu kavram karışıklığı da bundan doğmaktadır. Moda (mode) latince , oluşmayan sınır anlamına "modus"tan gelir. Türkiye de Fransız kültürünün etkisiyle şekillenmiştir. Osmanlı geleneksel bir yapıya sahiptir ve geleneksel toplumlar tabakalaşmış bir yapıya sahip olduğu için toplumdaki kıyafetleri belirleyen insanların statüsü ve yaptığı mesleğidir. Bu kıyafetler modaya tabi olarak sık sık değişmemekle birlikte varlığı uzun yıllar koruyarak artık "adet" olmuşlardır .Modanın gelişiminde Fransız ihtilali(1789) ve sanayi devrimi (18. 19. y.y.) etkin rol oynamıştır. Moda ihtilal ve devrim öncesi seçkin sınıfa mensupken , bu devrimlerin sonucunda moda halk sınıfa kadar inmiş ve "modanın demokratikleşmesi" gerçekleşmiştir. Peki bizde değişikler nasıl oldu? Osmanlıda gayrimüslüm ve müslüman halkın giyinişi arasında ciddi bir statü farkı vardı , ve bu giyim farkını belirleyen unsurlar sadece dininiz değil yaptığınız mesleğe kadar etkiliydi.2. Mahmudun 1826 fes kanunu çıkarması tepkilere yol açtı. Gayrimüslüm ve müslüman arasında ki fark nasıl anlaşılacakdı ? Lale devriyle başlayan bu yenilikler , mısırda toprakları olan zengin paşaların para harcamaya başlaması ,yurtdışına giden devlet adamları ve öğrenciler vb. sebepler bizden iktisadi ve teknik olarak üstün olan batı modasının yeni güzellik anlayışı olmasıyla önce saray eşrafı ve sonra da durumu iyi olan zengin zümreyle yayılmaya başladı ve halk tabakasına kadar inmeye başlandı . Garp modasının yayılması belli bir süre sonra eleştirenlerin odağı haline geldi , gerekçe olarak batının ahlaki anlayışımıza uygun olmaması ve iki savaş döneminde ekonomik buhranlar geçiren ülkenin milli servetin dışarıya akması oldu . Bu eleştiri yazıları "kadınlar dünyası" ve "hanımlara mahsus " gazetelerde sıkça yer verildi. Asıl nokta hiçbir zaman karşı çıktıkları şey moda olmadı , batı modasının ahlakıma uygun olmayışı ve ekonomik sebeplerden ötürü eleştiri odağı oldu. "Modaya uyalım ama fazla israfa kaçmadan" tarzı modaya tamamen aykırı söylemler de bulunuldu. Kadınlar dünyası dergisi milli bir moda anlayışı benimseye çalışsa da bu eleştirel sadece formülleştirilmede kalmış hayata geçirilememiştir. Çünkü Osmanlı tarzı kaybolmuştur , eski beğenilmemekte yeni ise henüz kabul edilmemektedir. Nitekim Cumhuriyet döneminde ki kıyafet inkilabıda yeni modayı destekler niteliktedir; "Cumhuriyet devrinde yaşayan bir kadın cepheli değildir. Bütün manası ile işi hayatında kendisini gösteren kadındır. Fikir kadını olduğu kadar süs kadınıdır." Cumhuriyet döneminde kıyafete modernleşmenin destek görmesi ve geleneksel kıyafetlerin yasaklanması imparatorluğun içindeki çeşitli alt kimlik oluşturma ve koruma mekanizmalarının önlenmesi için gerekli hamleler olmuştur. Modaya uymak asri milletler seviyesine çıkmakla bir tutulmuştur.(s.189) 1930'lara kadar dergilerde kadınları geliştirecek ,sosyal hayatın içinde etkin bir birey olarak yer alması gibi içeriklere yer verilirken 50'lerde dergilerin içeriği değişti tamamen "çalışan kadınlardan" ziyade defile , ünlü evi çay partileri gibi konular takdim edinmeye başlandı.1980 sonrası çalışan kadın ivmesi tekrar gündeme geldi. Dönemin romancılarından Recaizade'in tabiriyle " görmek" ve "görünmek" tabiri duruma uygun düşer. İdrak problemi "görmekten", "görünmeğe" ertelendiğinde bu durum bizi değişimin kabukta başlayan ve biten haline götürür.
Moda ve Zihniyet
Moda ve ZihniyetFatma Barbarosoğlu · İz Yayıncılık · 2009167 okunma
·
98 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.