Gönderi

225 syf.
·
Puan vermedi
·
3 saatte okudu
Remarque'den Muhteşem Bir Roman!
Son zamanlarda okuduğum en etkileyici romanlardan biri olabilir bu kitap. Savaşın pençesine düşmüş 19 yaşındaki Alman gençlerinin çaresizliğini ve tükenmişliğini aşama aşama siz de hissediyorsunuz. Bu gençlerin daha henüz başladıkları hayatlarında sahip oldukları herhangi bir şey yok. Ancak onları savaşa gönderen, onları savaşma noktasında cesaretlendirenlerin kaybetmekten korktukları çok şey var. Ki, zaten bu kişiler de savaşın tadsız yüzüyle karşılaştıklarında geçmişte söylediklerini akıllarına getirip kendilerine buyrulanları sessizce yapıyorlar. Savaş öyle bir şey ki, savaşan iki taraf da kendilerinin en ufak bir şüpheden uzak şekilde haklı olduğunu düşünüyor ve karşı taraftaki savaşanları nesneleştiriyor, kişiliklerini yok sayıyor, öldürüyor. Bunu kitabın şu satırları açıkça söylemekte: ''Senin, benim gibi bir insan olduğunu ben ancak şimdi görüyorum. Ben senin el bombanı, süngünü, silahlarını düşündüm; karını, yüzünü, ortak taraflarını ben şimdi görüyorum. Affet beni arkadaş, biz bunları daima çok geç görürüz. Ne diye bize boyuna söylemezler, sizin de bizim gibi biçare yaratıklar olduğunuzu, sizin annelerinizin de bizimkiler kadar endişe ettiğini, hepimizin ölüm karşısında hep aynı acıları yaşadığımızı ne diye söylemezler?.. Affet beni arkadaş, sen benim nasıl düşmanım olabilirsin? Biz bu silahları, bu üniformaları çıkarıp atsak sen benim kardeşim olabilirdin(...)'' Savaş anlamsızdır, ve bir avuç zümre dışında kimseye bir kazancı yoktur. Savaşanlar hep evine dönmeyi gözleyen garibanlardır. Remarque savaşın anlamsızlığına ve savaş karşıtlığına dair muhteşem bir roman çıkarmış ortaya. Dokunaklı, tesirli, vurucu, hüzünlü bir cephe romanı. Okumayan herkesin okumasını tavsiye ederim. 8/10.
Garp Cephesinde Yeni Bir Şey Yok
Garp Cephesinde Yeni Bir Şey YokErich Maria Remarque · Everest Yayınları · 20223,320 okunma
·
28 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.