Aşk, şüphe ve suç… “Sis ve Gece” ise bu üç kelimenin adeta kesişim noktası. Bir insana duyulan güvenin sınırlarını ne belirler? Bir insana duyulan aşkın bir derecesi olabilir mi? Yahut iki kişi aynı anda sevilebilir mi? Bu türden sorular çerçevesinde gelişen olay örgüsü sayesinde Sis ve Gece, deyim yerindeyse bir sinema filmi tadında. Ahmet Ümit okumak bana kalırsa bir ihtiyaç ve bu nedenle ben de dönem dönem kendimi onun kitaplarını okumaktan alamıyorum. Yazarın her kitabında olduğu gibi bu kitabında da anlatmak istediği bir şey var. Bana göre Sis ve Gece’de anlatılmak istenilen: Kim olursanız ya da nereye ait olursanız olun edebiyat hayatınızın bir noktasında sizi diğer insanlara yakınlaştırabilir ve onlarla yollarınızı kesiştirebilir. Kitabın arka yüzünde Sis ve Gece’nin Ahmet Ümit’e parlak bir kariyer kapısı açtığı söylenmiş ve uzun vadede yazarın imzası niteliğindeki tüm temaları barındırdığı söylenmiş. Bu bilgiye daha önceden haiz olabilseydim, mutlaka ki Ahmet Ümit okumaya bu kitabı ile başlamak isterdim. Çünkü gerçekten de Sis ve Gece’de, yazarın diğer eserlerinde kalemine tesir eden temalar bir bir işlenmiş. Öte yandan bir kimsenin varlığı ile yokluğu arasında sıkışıp kalmanın ne demek olduğunu gözler önüne seren eserde, ana karakterin yaşadığı hesaplaşmalar ve belki de pişmanlıklar kitabın akıcılığını artırıyor. Ana karakter her anlamda bir arayış içerisinde, fakat bu arayış kendi benliğine mi yoksa sevdiği kadını bulmaya mı yönelik bu durum biraz tartışılır. Arayışın fiilen son bulma anı ise bence dikkatli okurlarca, son sayfaların çok çok öncesinde geçen bir cümleden anlaşılabilir nitelikte. Her sayfasında yazarının kim olduğunu belli eden Sis ve Gece, Ahmet Ümit okurlarının ve henüz okuma fırsatı bulamayanların öncelik vermesi gereken bir eser. Keyifli okumalar dilerim.

Sis ve GeceAhmet Ümit · Yapı Kredi Yayınları · 201919,1bin okunma

·

32 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Itsmorethanbooks