Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

80 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
1 saatte okudu
Üzgünüm, çok çok üzgünüm. Bu saatte yazdığım bu incelemenin kaynağı da ruhumun içinde bulunduğu bu depresif hal olsa gerek. İncelemem ne yazık ki “Sokaklar Uyudu Artık Öpüşebiliriz” özelinde olmaktan uzak, daha çok yazarın bende bıraktığı -yazdığı neredeyse her şey bakımından- tesir hakkında olacak. Hepimiz biliyoruz ki bir rüya insanın ruh hali üzerinde korkunç derecede etkili olabilir. Uykuda gördüğümüz kabuslar uyanıkken de korkutur bizi. Çoğu zaman ihtimallerden korkarız, rüyalar da hayallerde gerçek olmuş ihtimaller olduğundan bizi fazladan ürkütür. Tam tersi mutlu bir rüya görüp tüm gün tebessüm ettiğimiz vakitler hepimizin yaşamında olmuştur. Dün gece benim başıma gelen buydu. Şimdiyse bir karar verdim, nasıl hissettiğimi, bilhassa buna Umay Umay’ın kalemindeki kadınsılığın ve aşkın katkısını anlatacağım bu kısacık yazımda. Büyük ihtimalle okuyan da olmayacak fakat ben anlatmış, kaleme dökmüş olacağım. Son birkaç gecem Umay Umay’ın yazdıklarında boğularak geçti. Bu hesaba da bunu yeterince yansıttığımı düşünüyorum zira son alıntılarıma baktığınızda bahsi geçen şahane kadından başka bir şey çok nadir görürsünüz. Yazarın kaleminden dökülenlerin bana olan etkisini ise bu süreçte gördüğüm rüyalarda nasıl aşk içinde, aşka doymuş, aşık olmuş hissettiğimi fark ettiğimde anladım. Daha önce hissetmenin yanından geçmediğim kadar aşık hissettiğim rüyalar, bu güçlü kadının kalemiyle baş başa kaldığım döneme denk geliverdi. Bence bu büyünün ta kendisidir, hatta bencesi yok çünkü daha sıradan bir açıklamayı kabul etmem mümkün değil. Umay Umay’ın yazdıklarında bazen küçük yaşta taciz edilmiş bir çocuk olursunuz, bazen Gezi’de direnişçi, bazen Taksim’de bir başına bırakılmış bir kadın, bazen terkedilmiş bir aşık olursunuz. Sokak diliyle, serseri, küfürbaz fakat bir o kadar gerçek ve edebi bir üslupla yazdığı şiirler kimilerine çok “tuhaf” gelebilir. Bunu yadırgamam da. Fakat benim için, tüm bu şiirlerin hissettirdiği en ağır duygu aşktır. Tertemiz bir aşk var bu kadının satırlarında. Sayfalara, acılara, sevişmelere, yalnızlığa sığdıramadığı bir aşk var. Aşka duyulan aşk var. Özgür bir kadının özüne duyduğu aşk, bir o kadar da nefret gizli. Neden anlatıyorum bunları? Çünkü biliyorum ki yıllardır tanıyıp sevdiğim bu kadını ilk kez böyle hissettim. Bu hissi bir kenarda çürümeye bırakmam mümkün değildi. Bu kadının kitaplarından, sesinden taşan aşk hayatıma, rüyalarıma fışkırmışken ismini anmadan duramazdım. Eğer ki üzgünlüğümün sebebine gelecek olursam, o da aşkı ancak rüyalarıma taşıyabilmiş olmaktır. Sabah daha iyi hatırlıyordum o mutluluğu, ancak zihnim yirmi dört saat bile olmadan benzerini tatmadığım yaşama sevincinin hatırasını unutmaya başladı. Gerçekten, aşık hissetmenin nasıl şahane bir his olduğunu unutuyorum sanırım. O hisse elimi uzatıp sımsıkı tutmak istiyorum. Umut ediyorum, tutacağım. Şimdi bu naçizane methiyemi bana bu hissi tattırdığını düşündüğüm kadına armağan ediyor, aşkının birazını daha hayatıma taşırma iznini istiyorum. Aşk çok güzel, rüyalarda bile çok güzel. Bunun bilincinde olarak Umay Umay okumanın daha büyük bir keyif vereceğini biliyorum. Sokaklar uyudu, artık öpüşebiliriz :’)
Umay Umay
Umay Umay
Sokaklar Uyudu Artık Öpüşebiliriz
Sokaklar Uyudu Artık ÖpüşebilirizUmay Umay · İthaki Yayınları · 20211,271 okunma
··
214 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.