Şimdi anlatacaklarıma dikkat kesilin. Pürdikkat!
ABD ve derin adamı David Philips, PKK-PYD ile Akdeniz'e kadar uzanan bir Kürt koridoru kurmak istiyordu. Ardından bu PYD koridorunu Türkiye'ye sıçratacaktı. PYD, Fırat Irmağı'nın batısına geçecek, ayrı olan kantonlar birleşip Akdeniz'e kadar bir Kürt koridoru oluşacaktı. Türkiye, PYD'nin Fırat Irmağı'nın batısına geçerek kantonların birleştirilmesine sert tepki gösterdi. "Fırat Irmağı bizim kırmızı çizgimizdir, PYD burayı geçerse müdahale ederiz" dedi. HDP Genel Başkanı Demirtaş'tan PYD'ye destek geldi. 15 Ağustos 2015'te Türkiye'yi ve yönetim merkezini kastedetek "Fırat'ın batısına geçecekler, sen de sarayında bön bön bakacaksın," dedi.
PYD, Fırat'ın batısına geçmek için silahlı militanlarıyla ilerlemeye başlayınca Türkiye hem DEAŞ hem PYD tehlikesinin önünü kesmek için 24 Ağustos 2016'da "Fırat Kalkanı Harekâtı" denilen harekâtı başlattı. DEAŞ dediğimiz şey zaten az önce de ifade ettiğimiz gibi toprakları PYD'ye teslim etmenin aracı olmuştu. Bu operasyonda daha çok DEAŞ ile savaşıldı. Zaten DEAŞ yok edilmeden PYD-PKK'nın önü kesilemeyecekti. Dedim ya DEAŞ, PYD'ye yarıyordu.
Fırat Kalkanı Operasyonu Amerika'nın PYD koridoru açma emelini engelledi. Bu operasyon, kırılma noktası oldu. Hem de böylece Türkiye DEAŞ'a destek veriyor algısı yıkıldı. Çünkü PKK-PYD, "Türkiye ve Erdoğan DEAŞ'a destek veriyor" algısı yaparak Kürtlerin kendilerini desteklemesini sağlayıp Türkiye'den uzaklaşmalarına sebep oluyordu. Hatta bu algı Erdoğan'ın Güneydoğu'daki oylarını düşürecek,
HDP'nin oylarını artıracaktı. Bu sebeple Türkiye stratejik bir hamle yapıp önce DEAŞ'ı vurdu. Önce PYD'yi vursaydı "Türkiye DEAŞ ile birlik olup Kürtleri katlediyor" diye algi yapacaklardı. Hatta o sıra bu algının oluşmaması için peşmergenin sınırımızdan geçmesine izin verildi. Devlet aklı...
Türkiye daha sonra Afrin'e Zeytindalı Operasyonu'nu da yaparak PYD'nin Akdeniz'le bağlantısını tamamen kesti. Bu durum ABD ile olan ilişkileri daha da gerginleştirdi.
Kıymetli okuyucu, ABD'nin dostu yoktur, sadece çıkarları vardır. ABD eskiden beri PKK'yı terör örgütü kabul etmesine rağmen, PYD-YPG'yi terör örgütü olarak kabul etmiyordu. Hâlbuki bunlar PKK'nın Suriye koluydu. ABD, “DEAŞ ile mücadelede PYD'yi kullanacağım" diyordu. DEAŞ bölgede zayıflatılıp bitirilme noktasına gelmesine rağmen ABD, PYD'ye silah yığmaya devam ediyordu. İşte bu durum Türkiye'yi çileden çıkardı. ABD'nin Orta Doğu'daki amacı terörle mücadele değildi. Kendi oluşturduğu terör örgütleriyle kendi amaçlarının gerçekleşmesini sağlıyordu. Üstüne üstlük NATO ülkeleri de PKK ve PYD'ye destek vermeye kalkınca Türkiye NATO'yu sorgulamaya başladı.
·
48 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.