NEFASET - SÜRGÜN I ️
Aşk bazen yanıbaşındakini kilometrelerce ötedeymişsin gibi sevebilmek demek. Gerçi benim aşk bilgim araladığım sayfalara gebe ama en güzel aşkları kitaplarda yaşamıyor muyuz zaten ?
"Aşk onlar için imkansızı sevmekken bir gülüşün, bir bakışın birbirlerini kandırmaları gibiydi. Aşk onlar için bile bile kurşun yiyip bile bile ölmek demekti." diyor yazarımız.
Bugün size okurken hem gülebileceğiniz hem de kendinizi samimi bir ortamın eşiğinde bulabileceğiniz bir eserle geldim. Demir ve Bade'nin hikayesi, yüzünüze tebessümü vaat ederken, macera ve gerçekliğin kıyısında bir yaşanmışlık sunuyor.
"Aklımı aldın be Demir. Neyse ki kalbim hâlâ benimle." diyor Bade. Ama ben kalbimi de her ikisine bırakmadan geçemiyorum
Birbirlerini küçüklükten beri seven Demir ve Bade'nin kavuşması yılları alsa da, özlemini çektiğimiz bir mahalle tasvirinin arkasında farklı olayları da beraberinde getiriyor. Fırtına92 lakaplı Demir'imiz bir komutan, Bade ise bir avukat... Bu ikili Edip adlı birini aramaya başladıkları esnada olaylar ve aşk kesişiyor. Fakat tabi o tekdüze aşklardan bahsetmiyorum.
Bazı sayfada bu ikiliyle Fenerbahçe - Beşiktaş maçı izliyorsunuz, bazen Yıldız Tilbe konserinde bağıra çağıra "Delikanlım" şarkısını söylüyorsunuz. Bazen Agora Meyhanesinde kadeh kaldırıp (kimse bize mehlika demese de), bazen de Demir'in mehter marşıyla Bade'mizi işten alışına şahit oluyorsunuz. (Biraz hödük biraz abartı ama çok tatlı). Elde açılan börekleri, Demir ve Bade'nin flashbackte küçüklüklerini (Bade'nin Demir'i dövdüğü ve sapanla taşladığı sahneyi atlatamıyorum), kız isteme sahnesini, kıskanç Feriha'yı ve babaannesinin kocaman yüzüklerini anlatmıyorum bile.
Bir çift yeşil gözün gölgesinde şekillenen aşka, Ediz ve Eylül, Barbaros ve Benan gibi karakterler de eşlik ediyor. Araya konulan argo kelimelere hiç takılmadım ve keyifle okudum. O kadar içten bir anlatımı var ki kitabın, tatlı atışmaların ışığında mizahi bir terapi gibiydi benim için. Üstelik Kader'in hikayesinin üzerinden kadınlara verilen mesaj, Sevda Hala'nın ihanetinin doruğunda eklenen toplumsal mesajlar, "vatan" mesajı benim çok hoşuma gitti.
Herkese eğlenirken, kendinden bir parça bulabileceği sıcacık bu kitabı tavsiye ediyorum ve bir alıntıyla noktalıyorum.
"Demir; kabuslarımdaki düş kapanım, içimdeki vaveylaları varlığıyla bastıran ve pembe düşlere daldıran rüyamdı."