Gönderi

56 syf.
7/10 puan verdi
Kendi bireysel gelişimim içinde ölüm kavramı kuşatıcı bir yer kaplar ve kitabı adeta yaraya sürülecek melhem niyetiyle aldığımı hatırlıyorum. (Daha önce Yalom'un Güneşe Bakmak Ölümle Yüzleşmek adlı kitabını okumuş olsam da)Kitap arzuladığım gibi ne ölümün artık olmadığını ve buna karşın insanın yaşamdaki duygu ve edimlerinde köktenci ve kötücül değişiklikler olmayacağının haberini veriyordu ne de ölümün varlığına dair mutlak sarsılmaz bir setle beni-bizi ondan korumaya çalışacağına söz veriyordu. Hikaye Yalom'un üniversite yıllarından beri arkadaşı olan Prof. Bob Berger'in (kendisi Yahudidir) Nazi soykırımının çevresinde şekillenen akademik anlamda oldukça başarılı ve saygın ve ruhsal anlamda da en az onun kadar travmatik, çaresiz ve yaşamı(yaşamda olmayı, kalmayı) kontrol altında tutmayı amaçlayan ödünleyici güdüsü üzerinde döner. Berger'in soykırımdan hayata dönüşü şans faktörüne bağlanmış ve bu faktörler çarpıcı ve dingin bir dille aktarılmıştır. Çeviri Zeliha Babayiğit'e aittir. Ayrıca kitapta Yahudi soykırımını tema olarak işleyen iki filmden söz edilmiştir. Bunları tavsiye etmekle birlikte filmler şunlardır; Schindler' in Listesi ve Sofie'nin Seçimi. Arka Kapaktan; Yalom'a da çok ilham vermiş bir İtalyan atasözünde şöyle denir:"Oyun bittiğinde, oyun nasıl biterse bitsin büyün taşlar aynı kutuya konur. " Ölüm olgusu karşısında aldığımız varoluşsal pozisyonun ne olduğunu düşündürebilecek bir kitap olarak görüyorum.
Ölüm Korkusunu Yenmek
Ölüm Korkusunu YenmekIrvin D. Yalom · Kabalcı Yayınevi · 20091,949 okunma
·
10 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.