Kafamda nasıl gireceğime dair falan hiçbir fikirim yok. Bu konu nasıl açıldığından bahsedeyim bana göre boşluğun ne olduğundan bahsederim oradan yalnızlığa sekerim gibi düşünüyorum, nasıl ilerleyeceğimi söylemek ne kadar mantıklı bilmiyorum ama burada makaleden daha çok kendi kendime konuşmalarımı yazdığım için öyle fazla kasmıyorum ve ufaktan söze başlıyorum;
Neden kendimizi boşlukta hissederiz? ya da hiç kendinizi gerçekten bir "boşlukta" hissettiğiniz oldu mu? bana bu yazıyı yazdıran sebeplerimden en büyüğü kendime boşluktayken bunu sormak oldu. Ben uzun zaman boyunca boşlukta yaşadığım için - en azından öyle olduğunu sandığım için- boşluk hissini gayet benimsiyorum lakin bayadır yaşamamıştım. Boşluk nedir? diye soracak olursak size şöyle derim; Hiç kendinizi yapacak bir şey bulamamış ya da bir şeyler yapmak isteseniz bile bir gücün sizi oturduğunuz yere sabitlediği oldu mu? Ya da belki de sizde bu his yaptığınız, başardığınız şeylerden tatmin olamamaktır -çoğu gördüğüm, tanıdığım ve yaşadığım kişilerde öyleydi- ne kadar para kazanırsa kazansın ne kadar insanlardan ilgi görürse görsün, peşinde koştuğu hedefleri başarmış olsa bile mutlu olamadığı ve bu kadar olumlu şeye rağmen kendinizi içinde garip bir kaygıya benzer bir his ile tavana bakarken bulmak. Benim için boşluk buydu. Kendimden örneklendirmek gerekirse, ben ilkokulda, ortaokulda ve hepsi olmasa da lise iyi notlar aldım, küçükken bunun iyi bir şey ve beni mutlu edecek olan şey olduğuna inandım ama bu inanç lisede çoktan kaybolmuştu. Bu yüksek notlar benim için bir anlam ifade etmemeye başlamıştı. Boşluk hissinin biraz daha aslında hayatın anlamsızlığı ve insanın içinde olduğunu anlam arayışı ile paralel ilerlediğini fark etmek zor olmasa gerek. Hafta içi ve cumartesi çalışan bir işçinin hayatı işinden ibaret olmuşken kendini pazar günü nasıl bir boşluğun içinde bulduğunu fark etmemek zor değil. Peki devam edelim öyleyse başarının bana göre o boşluğu kapatmayacağını söylemiştim geriye ne kaldı para ve cinsel arzuların boşluğu kapatabileceğini sınamak gerekirse. Kendi üzerimden konuşunca rahat bir şekilde diyebilirim ki para benim için bir şey ifade etmiyor. Bunu klişe olsun diye ya da çok param olduğu için demiyorum. Çünkü para peşinde koşmak biraz daha aptal ve ilkel geliyor bana. Etrafımda çoğu kişinin para için can attığını görüyorum hiçbiri zaten düşünemez olmuş. Cinsellik ise narsist ve yine ahmak insanların peşinde koşacağı şey bir yol gibi. Cinsellik ve para konusunda Viktor E. Frank’ın insanın anlam arayışı kitabından örnekle açıklamak ve kendi konuma devam etmek istiyorum " Bu aynı zamanda emekliler ve yaşlıların da krizidir. Daha da ötesi altında varoluşsal boşluğu saklayan birçok maske ve kılıf vardır. Bazen anlam istencinin engellenmesi en ilkel formu olan para istemi de dahil güç istenci ile telafi edilmeye çalışılır. Başka durumlarda anlam arayışının engellenmesi haz istencine yol açar. Varoluşsal engellenmenin genellikle cinsel telafi çabalarına yol açmasının nedeni de budur."
Boşluk temel olarak amacını kaybetmiş, bulamamış veya ona ulaşınca içine düştüğü bir his. Şimdi size ama üzülmeyin sizin derdinize derman bende şunu şunu yaparsanız çektiğiniz Varoluşsal boşluk geçer demek isterdim ama maalesef öyle bir şeyi bende bulamadım ama iki üç tahmin ve önerim var bunu anlatmak içinde size Bojack Horseman dizisinden bir replik söyleyeceğim “O boşluğu doldurmak için elinden geleni arkadaşlarınla, kariyerinle ve anlamsız ilişkilerle yapacaksın. Ama boşluk asla dolmayacak. Bir gün etrafına bakıp herkesin seni sevdiğini ancak kimsenin senden hoşlanmadığını fark edeceksin, bu dünyanın en yalnız duygusudur” Evet dostlar çoğu şeyin olduğu gibi boşluğunda geçmesini sağlayan şeylerden biri sevgidir çok klişe ama öyle. Gerçekten birini bulup birbirinizi sevmek anlamak, aynı şeylere gülmektir gerçekten işe yarar bu. İkinci yol bir nevi Camus’un tabiriyle Felsefi intihara benzese de kafayı takmamaya çalışıp işe güce insanlara çevreye odaklanmak gerekir ya da Dinlere artık neye inanıyorsanız ona inanıp kendinizi imanla doldurmanız gerekir.
Bugünlük yeter saat şu an 3’e doğru geliyor aslında bugün yalnızlığı da anlatacaktım girişte ve başlıkta bahsettim lakin çok uzadı boşluk konusu yalnızlıktan bir sonraki konu olarak uzunca bir bahsetmeye çalışacağım.
Kendinize iyi bakın efenim.