Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

200 syf.
9/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Dünya bir insandır
"...Yalnızlık sayesinde dünyanın bayağılıklarından korunmuş soylu ruhlara..."
Honore de Balzac
Honore de Balzac
Bu kitap derin anlamlar içeriyor. Okurken düşündüren ve uzun tasvirlerden sıkılabilirsiniz ama bence derin anlamları da olsa benim için çok özel ve önemli bir yeri olduğunu söyleyebilirim. Yani okuyacaksanız bunu bilerek sindirerek okumanızı ve notlar alıp biraz araştırmanızı öneririm. Honoré de Balzac henüz Vendomê’de öğrenciyken ‘İradenin Eleştirisi’ başlıklı, daha sonra Balzac’ın meşhur toplu eser çalışması ‘İnsanlık Komedyası’nın felsefi incelemeler bölümünde yer alacak olan ‘Louis Lambert’ romanında karşılaşacağımız bir deneme kaleme alır. Deneme, bu romana da ismini veren Louis Lambert tarafından yazılmış gibi sunulur ve bir Aydınlanma Çağı mistiği olan Emanuel Swedenborg’un felsefesini tartışır. Her ne kadar Balzac’ın edebi şöhrete kavuşmasını sağlayan gerçekçi yaklaşımından uzak olsa da bu roman onun çocukluğuna dair hoş bir portre sunar. Bir anlamda otobiyografik bir roman. Öyle ki daha sonra 1837 yılında önce sevgili sonra eşi Éveline de Hanska’ya yazdığı bir mektupta “Benim inancım Swedenborgculuk” der. Balzac yaşamının geç dönemine kadar edebi anlamda, metafizik çözümlemelere tekrar girmeyecek olsa da ilk gençlik döneminde İsveç doğumlu bu filozof ve mistiğin etkisiyle, iç ve dış dünyanın varlığı, melekler ve runahi aydınlanma, delilik ve dahilik arasındaki ince çizgi gibi meseleleri ele alır. Ve yıllar sonra ‘Louis Lambert’ ile döndüğü bu temaya ‘Séraphita’yla devam eder. Her iki roman da August Strindberg, William Butler Yeats ve Berg Schoenberg gibi farklı alanlardan sanatçıları da oldukça etkilemiştir.
Seraphita
Seraphita
,
Honore de Balzac
Honore de Balzac
için de tüm eserleri arasında farklı bir yere sahip, zira 23 Ağustos 1835 günü eşi Eveline de Hanska’ya gönderdiği bir başka mektubunda “Madam, işte benden istemiş olduğunuz eser” der. Mektup, Séraphita, yani Balzac’ın “Benim ustalık eserim olacaktır. Bir Goriot Baba her gün yazılabilir ama Séraphita gibi bir yapıt bir ömürde ancak bir kez ortaya çıkar” dediği, onun yazdığı en ilginç metinlerden biri hakkındadır. Kitabın ismi serafim meleğini anımsatıyor. Ve bu seraflar Hristiyan inancındaki meleklerin en yüksek mertebesindeki ve Tanrı'nın tahtının etrafını kuşatan ve Tanrı'ya çok yakın olup devamlı onu öven ve yücelten melekler olarak bahsedilir.Seraflar tahtın etrafını kuşattıkları gibi aynı şekilde “Kuzu” yani “Oğul Tanrı İsa”’nın da etrafını çevrelerler. Buna ek olarak "Tanrı'ya olan yakıcı sevgileri" nedeniyle "Seraf" (yananlar) olarak adlandırılırlar.Bu meleklerin 6 kanadı vardır ikisiyle yüzlerini ikisiyle ayaklarını örterler ve diğer ikisiyle de uçmak için kullanılıyor. İslam'da da geçmektedir bu melekler ve şimdi en şaşırtıcı bilgiye geliyorum: Ayasofya Cami'sinde 4 tane 6 kanatlı serafim meleği olduğu düşünülen figür vardır ve bu figürler camide ana kubbeyi taşıyan 4 pandatif üzerindedir. Biraz araştırmayla detaylı bilgi bulabilirsiniz. Kitapta yazarın
Emanuel Swedenborg
Emanuel Swedenborg
'dan aldığı ‘meleksi ruhlar’ kavramı vardır. Bu Avrupalı Hıristiyan mistiğine göre meleksi ruhlar, yaşadığımız dünyada bulunan ancak diğer insanlardan farklı olarak, orada meleğe dönüşecekleri Cennet’e gitmeye hazırlanan varlıklardır. Ona göre Tanrı, melekleri ayrı varlıklar olarak yaratmamıştır, her birinin yolu insanlıktan geçer. Seraphita’ysa
Honore de Balzac
Honore de Balzac
tarafından altruizmin en saf ve kusursuz halini temsil eden ve Cennet’e giden yolu gösteren bir doğaüstü varlık olarak resmedilir. Kitap konu olarak metafiziksel, mistik, teolojik, felsefi düşündürü ( ezoterik felsefeye biraz atfediş var) bir roman. Seraphita karakteri fiziksel ve ruhsal bir güzellikte, ışıltılı alnından ışık saçan androjindir. Bence bu kitap sıradışı dercede ilginç. Derin anlamlar içeriyor. Biraz tasavvuf kısmını da tabir ediyor. Herkesin kitaptan anladığı çıkardığı yorum tabiki farklılık içerecektir. Ben bu şekilde algıladım. Yorumlarda sizin de kitabı okuduktan sonra bu konuda tartışmayı isterim. Bence bu kitap çok okunmasa da bir başyapıt olmasada edebiyat anlamında bana göre çok sıradışı ve derin. Bu arada ilk önce
Louis Lambert
Louis Lambert
okuyun sonra
Seraphita
Seraphita
olsun tercihiniz. Ama birini okuyup öbürünü okumamazlık yapmayın ikisi de çok değerli ve bütünsel. Okuyacak olanlara şimdiden keyifli okumalar dilerim. Alıntılardan derleme alta bırakıyorum isteyen okuyabilir isteyen bu kısmı geçebilir: ¶ Hayat cisimlerin düşüncesidir, cisimlerse sadece onu sabitlemenin, yolunda tutmanın aracı... Cisimler kendi başlarına canlı varlıklar olsalardı, neden değil sebep olur ve ölmezlerdi. ¶ Ruhlar için dünyanın bilgileri ve hazineleri nedir ki, onları her an görüşleriyle kavrayabilecek güçteyken ve insanların bu kadar çok uğraştığı dünyalar ruhlar için sadece Tanrı’ya doğru yükselmekte kullanacakları son basamak iken? ¶ Onun yanında her şeyi biliyorum, uzağındayken hiçbir şey; onun yanında artık kendim değilim, uzağındaysa o tatlı anların tümünü unutuyorum. Onu görmek, anısı ancak onun key?ine göre hafızamda kalan bir rüya... O kadınların bahsettiği müziği onun yarandayken ben de işittim, ama ayrılınca bir daha hatırlamadım. Onun yarandayken semavi kokuları duyabiliyor, harika manzaraları seyredebiliyorum, ama sonra burada bakıyorum, hiçbiri aklımda kalmamış. ¶ Ölmenin iki türü vardır: Ölüm bazılarına zafer, bazılarına yenilgidir. ¶ insan onu ne kadar soyut sayarsa saysın, iki şeyi birbirine bağlayan ilişki somut bir iz, bir damga taşır. ¶ Iki görücünün önünde aniden açılan muhteşem gösteri büyüklüğüyle onları âdeta ezdi. Zira kendilerini, ancak Tanrı’nın –kendisini tasavvur ettiği gibi– tasavvur edebileceği sayılar sonsuzluğunun karşısına konmuş, küçüklükleri ancak sonsuz bölünebilirliğin insana tasavvur ettirebileceği en küçük parçacıkla kıyaslanabilecek iki nokta gibi hissediyorlardı. Nasıl bir alçalma ve nasıl bir yücelme olmalıydı bu iki noktada, kuvvette ve sevgide, ki Sérafin'in ilk arzusu aşağı evrenlerin sonsuzluğunu yukarı evrenlerin sonsuzluğuna bağlamak için bunları iki halka olarak kullanmak oluyordu! ¶ Şu bir gerçek ki, eğer insan birimler yaratabilmişse, bunu birtakım altın parçalarına eşit birer ağırlık ve unvan vererek yapmıştır, değil mi? Öyleyse rahatlıkla yoksulun lirasını zenginin lirasının yanına koyup maliyeye bunların iki eşit miktar olduğunu beyan edebilirsiniz; ancak düşünenin gözünde elbette moral açıdan birininkinin ağırlığı öbürününkinden daha fazladır. Biri, bir aylık mutluluğu, öbürü bir anlık geçici bir kaprisi temsil eder. Demek ki iki kere iki ancak yanlış ve vicdansızca bir soyutlamayla dört edebilir.
Seraphita
SeraphitaHonore de Balzac · Jaguar Kitap · 2015466 okunma
··
1 artı 1'leme
·
1.239 görüntüleme
Johnny Five okurunun profil resmi
Dolu dolu, ciddi bir araştırma ve yan okuma ile desteklenmiş, zenginleştirilmiş bir inceleme... 👏🏻👏🏻👏🏻 Kaleminize sağlık, harika olmuş..🙏🏻🍀😊
Can Usta okurunun profil resmi
İncelemeye puanım 10/10 😂
『Ʉ₦ØⱤ₮ⱧØĐØӾ∇7』 okurunun profil resmi
Teşekkür ederim tavsiye ederim 📖
Esra K. okurunun profil resmi
Tebrik ve teşekkür ediyorum. Böylesine aydınlatıcı ve pekiştirici bir incelemeyi kaleme alıp paylaştığınız için. İki kitap için de merak ve ilgi uyandırdı. Ayrıca incelemelerinizin kesinlikle takipçisi olucam. 😎👍🏻 Emeğinize sağlık, devamını dilerim... 💫🌸🕊📖
『Ʉ₦ØⱤ₮ⱧØĐØӾ∇7』 okurunun profil resmi
Teşekkür ederim benim için de heyecan verici bir araştırma oldu ☺️
Yüksel Yüksel okurunun profil resmi
Güzel tesbit ve değerlendirme.. Alem Balzac'a hayran ..O ise Sweedenborg'a..
『Ʉ₦ØⱤ₮ⱧØĐØӾ∇7』 okurunun profil resmi
Teşekkür ederim 😇 🙏 Swedenborg un kitaplarını da okumayı düşünüyorum bakalım daha karşıma neler çıkacak...
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.