Bir serinin daha sonuna geldik. Serinin en güzel kitabı tartışmasız ilk kitabıydı. Hatta 1. kitapta yaşanan kaza ve sonrasını hikayeden atsak ve Heiley17 yi bulduktan sonra hikayeyi mutlu son ile bitirse yazarımız bence çok daha güzel olurmuş. Serinin her kitabı bir mevsimi anlatıyor gibi düşünebilirsiniz. Yani 1 yıldan kısa bir süreyi anlatıyor bütün seri. Olaylar çok hızlı gerçekleşiyor ve çok hızlı çözümleniyor. Bu kitapta Ege'nin iyileştikten sonra okula tam olarak dönüş yaptığı zamanı görüyoruz. Gözlük 2 kitabındakinin aksine baş karakterimiz tekrar Ege oluveriyor. Ve onun gözünden okumaya devam ediyoruz hikayeyi. Kitap boyunca Ege ile Berçin'in sağlıklı iletişim kurmaya çalışmalarını bekliyoruz ve kuramamalarına şahit oluyoruz. Ama yazarımız inatla bu iki insanın birbirleri için yaratıldığına inanmamızı bekliyor. Oysa iki tarafta birbirine gram güvenmiyor. Yazarımız bu kitabında da oldukça fazla şey anlatmaya çalışmış (ilk kitaptaki gibi). Aklına bir sürü güzel ve eğlenceli fikir gelmiş fakat hepsini anlatmaya çalışırken bir nebze faillemiş gibi düşünüyorum. Yani on tane hikayeyi detaylara girmeden anlatacağına bir tane hikayeyi detaylıca anlatsa daha gerçekçi bir kitabımız olurmuş elimizde. Yazar çok fazla şey anlatmak istediğinden çözümlenmeyen olaylar kalmış elimizde hep. Kitabın yarısından sonra kaybolan karakterler (bknz Burak) , birden bire değişen oda arkadaşları (ben kurguda böyle bir fail görmedim :) Sanıyorum sonradan kitap dışı bırakılan bazı chapterlar var ve eksiklikleri hissediliyor. ), karakterlerin mantıksız davranışları (kavga sonrası yüzü gözü şiş halde bara gitmek, hastane yerine mesela, Berçin-Ege ilişkisi zaten mantıksız bir ilişki. Fakat insanların ilişkilerdeki mantıksız davranışları tolere edilebilir. Gerçek hayatta da çok mantıklı davranmıyoruz sonuçta.) , sonucu bize yansıtılmayan olaylar (Burak ne noktada Berçin den vazgeçti ? Kampın yeni öğrencileriyle eski öğrencileri arasında olan olaylar nasıl sonuçlandı ? ), gereksiz betimlemeler (duygu betimlemesi desem duyguda değiller tam. Anlamsızca bir araya getirilmiş sözcükler adeta) beğenmediğim noktaları bu kitabın. Beğendiğim noktaları 1) Yazarımızın oluşturduğu evren/karakterler. Özellikle ilk kitapta oldukça ısındığım bu evrene devam etmek oldukça güzeldi. 2)Baş karakterimizin büyümesine de tanıklık ediyoruz. Tek sorun belki bu büyümenin çok hızlı gerçekleşmesi. Fakat olgunlaşmaya çalışan bir karakter görüyorsunuz karşınızda. Ve bu benim bir nebzede olsa hoşuma gitti. Bir gençlik serisi olarak 10 üzerinden 6.5 verebilirim. Okunması must bir seri değil. Sizlere çok bir şey katmıyor fakat eğer bir gençlik romanı okumak istiyorsanız, özellikle oldukça eğlenceli olan serinin ilk kitabı "Gözlük" e bir şans verebilirsiniz. İyi Okumalar

Gözlük 3 - Üç NoktaKoray Yersüren · Ephesus Yayınları · 2020479 okunma

·

104 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Bengi