“DAD” Norveççede “senet” demektir. [s. 22]
“DAD” İngilizcede “baba” demektir. [s. 34]
“DAD” Bengalcede “beklemek” demektir. [s. 35]
“DAD” Hintçede “mercimek” demektir. [s. 37]
“DAD” Kürtçede “adalet” demektir. [s. 40]
İncelememe tam olarak geçmeden önce belirtmek istediğim bazı hususlar var. Bu eser gördüğünüz gibi siyasi bir yazarın kaleminden, Selahattin Demirtaş’ın. Öncelikle maksadımın siyaset olmadığını, herhangi bir siyasi düşünceyi savunmak olmadığını belirteyim. Kitabı okurken birçok suçlamaya maruz kaldım. Lütfen bu platformun siyasetle bir ilgisi olmadığını, amacımın siyaset yapmak olmadığını göz önünde bulundurun.
Eserin sahibi Selahattin Demirtaş. Kendisi Zaza kökenli Türk siyasetçi ve hukukçudur. Kendisi hakkında bu kadar bilginin yeterli olduğunu düşünüyorum. Diğer bildiklerimizi açıklamamızın yeri burası değil o yüzden belirtmeyeceğim.
Dad’ın ne gibi anlamalara geldiğini yukarıda belirttim. Herhangi bir araştırma yapmadım anlamı hakkında. Belirttiklerim de zaten kitapta geçiyor. Olduğu gibi sayfa sayılarıyla sizlere aktardım. Eser birbirinden farklı dokuz öyküden oluşuyor. Dürüst bir şekilde davranmam gerekirse öykülerine siyaseti karıştırmış, evet. Şiddet falan da içeriyor. O yüzden asla çocuklar okumamalı!
“Hiç, bir şehir çöplüğünde zaman geçirdiniz mi? Yok.” [s. 7] böyle başlıyor eser. Zaten ilk öyküsünün adı da “Çöplük”. Çöplük’ten başlayıp ondan sonra başka başka yerlere sürükleniyoruz. İstanbul çöplüğünden adliye koridorlarına, akıl hastanelerinden vergi dairelerine, ordan ıssız adalara… her bir öykü farklı farklı olaylar içeriyor. Yer yer bilim kurgu yer yer absürt komediyle karşılaşıyorsunuz. Eserdeki hikayeler ihanetten, insan ruhunun karanlığından, dehlizlerinden bahsediyor. Bu kadar anlattım hiç rahatsız olduğun yerler olmadı mı? diyorsunuzdur. Elbette ki oldu. Şimdi onlardan da bahsedip incelememi bitireceğim.
Eserde argo dil kullanılmış. Az mı, çok mu? Bu beni ilgilendirmez. Sonuçta var mı? Var! İkinci bir hususta cinselliğin bulunmasıydı. “Kartonpiyer” adlı öykü bu temel üzerine kurulmuş. Okurken beni baya rahatsız etti. Üçüncü ve en önemli hususta din! Yazar keşke bu konuda daha hassas davransaydı. Benim esere karşı olumsuz tavrımın en önemli sebebi buydu.
Kendimi yeterince ifade ettiğimi düşünüyorum. İncelememi okuduysanız amacımın siyaset yapmak olmadığını, hiçkimseyi desteklemediğimi anlamışsınızdır. Buna rağmen yine hakaret ve suçlama dolu yorumlar yapacaksanız lütfen beni engelleyin! Ya da kitabın karşınıza çıkmasından rahatsız oluyorsanız 1K’nın kitabı uygulamadan kaldırmasını rica edebilirsiniz. Bu konudaki muhattabınız lütfen onlar olsun.
