Gönderi

68 syf.
10/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Kitap hakkındaki incelememe şöyle giriş yapmak istiyorum, Cemal Süreya'nın da dediği gibi "Uzaktan sevmediyseniz birini, hiç sevdim demeyin." Kadının köşe başında sevdiğinin evine bakmasında durup bir zamanlar kendimin de o halde olduğu günler aklıma geldi... "Ben seni, hep kaçıp giden, çocukluğumda yakalayabileceğimi sandım." Sadece sen sanmadın bunu sayın baş karakter! Sadece sen sanmadın... "Beni hiç tanımamış olan sana." Aslında tanıdığı fakat umursamadığı desek daha doğru olur sanki. Çoğumuzda bu hale düşmüştür... Zamanla en yakını olan insanın bir süre sonra en yabancıya dönüşmesi... Kitaptaki kadın gibiyiz çoğumuz, karşılık beklemeden seviyoruz. Onunla zaman geçiriyorsun, nefesini dinliyorsun, üç beş kelime sohbet ediyorsun sonunda ise bilinmiyorsun. Görülmesek de, tanınmasak da, unutulsak da seviyoruz. Bazı insanlar uzaklaştıkça daha da yakınlaşıyor... İnsan sadece bir kişiye aşık olur. Kadın karakterimizde bunu bizlere anlatmaya çalışıyor. Bazı yaptığı yanlışlar olsa da bunu göstermek istiyor bu kitap. "Ölüyor olmam acı verseydi sana ölemezdim." bizde böyle ince düşündüğümüzden mi hep acı çekiyoruz ? Birçok sevenimizde olsa hep sevdiğimize: "Sadece sen sevmedin sevgilim, sadece sen sevmedin!" diye haykırmak istemiyor muyuz ? Her ne kadar takıntılı bir aşk hikayesi olarak görülse de okunmaya değer ve anlamak isteyenin hayata, aşka dair birçok yorum yapılacağı eser. Kesinlikle okuması gereken, unutamayacağım ve tavsiye edeceğim bir kitap olacaktır. Sevdanın kıskacına sıkışan bir kadının çığlığıdır o mektup. Vazo boş kalacaktır bundan sonra. Bir daha böyle hiç sevilmeyecek. "Daha fazla yazamıyorum... Kafamda bir sersemlik hissediyorum..." Keyifli, zihninizde canlandırarak okumalar...
Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu
Bilinmeyen Bir Kadının MektubuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022226,3bin okunma
·
443 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.