Yeni bir kalem 
Dilara Gürer ama başarılı bir kalem bunu en başta söylemek istedim.
Kitabın arka kapak yazısını okuduğum zaman beni çok heyecanlandırdı..
"DÜNYANIN SONU GELDİĞİNDE KAÇ YAŞINDAYDINIZ"
14 Ekimde televizyonda yapılan bir açıklama bütün insanların yarına bakışını değiştiriyor. Çılga ozaman henüz 13 yaşında..
Ve dünyanın 10 yıl sonra üzerinde canlı yaşamı devam edemeyecek bir duruma geleceğini öğreniyor..
Hayır hayır Çılga dünyayı kurtarmaya çalışmıyor.. Bu öyle bir kitap değil..
Insanlar sadece 10 yıl kaldıklarını öğrendiği için tutumlar tavırlar değişiyor tabi. Kimi okuyacağım da ne olacak diyor okulu bırakıyor, kimi sorumluluk neymiş yahu diyor başını alıp gidiyor.. Birde çeteler var tabi KAOSÇULAR..
Su yeni para birimi olmak üzere.. Bazı bitkiler çoktan kaybolmuş, gerçek kahve bile yok .. Kahve.. inanabiliyor musunuz??
Konu öyle bilimkurgu gibi dursa da kitabimiz bilimkurgu değil. 5 sene sonraya gidiyoruz bir anda..
Çılga, Eylül, Çınar,Ayaz .. Savaş Yıldız.. Derin ..
Hepsinin hisleri arayışları düşünceleri.. Bol bol felsefe.. Okurken dünyanın sonunun gelmesi engellenecek mi diye hiç merak etmedim mesela. Yazar asıl düşünülmesi gerekenin içinde tutmayı başarmış okuru.. Dünyanın sonu umurunuzda olmuyor..
Kısacası kitap aslında "An" kavramının önemini hatırlattı bana.. 10 yıl kaldı tamam ama 10 yıl yaşayacak mıyız acaba diye sorgulattı.
Ertelediklerimiz , yarına biraktıklarımız, hayalini kurduğumuz ancak gerçekleştirmek için hiç birşey yapmadığımız hayallerimiz ..
Fazla güveniyoruz aslında yarınlara..
Yazarın kalemini sevdim, okurken yormayan , boşluklar bırakmayan, mantık hatası içermeyen bir metindi. Şahane de bir playlist hazırlamış okurlar için..
Peki;
Siz son 10 yıl olduğunu oğrenseniz ne yapardınız??
·
30 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.