KADIN Su Gibidir Akar, ERKEK Ateş Gibidir Yakar . Zihinsel, fiziksel, duygusal olarak kendi içimizde bütünleşmemizi sağlamayı amaçlayan, hangi enerjimizin daha baskın olduğunu, dişil mi eril mi?, onu bularak başlıyorsunuz okumaya. İçimizdeki dengeyi sağladığımız anda, kendi içimizde bütünlük yaratıp bilinçaltımızda gölgede kalmış noktaları aydinlatarak yetiskin birer kadın ve erkek olarak olgunlaşıyoruz. Hayatımızın ilk dişil prensibinin annemiz, ilk eril prensibinin babamız olduğunu ve bilinçaltımızda onların duygu, davranış ve fiziksel görüntüleri olmasından dolayı yaşadığımız çoğu ilişkide onlarla ilgili yaralarımızı sarmak, sifalanmak ve içsel bütünlüğümüzü sağlamak için seçim yaptığımızı öğreniyoruz/öğrendim. Yani biz aşk desek de, bilinçsiz olarak kendi içimizdeki yarayı düzeltmeye çalışıyoruz aslında. Sonra korkularımıza sıra geliyor. Değersizlik, sevilmeme, kaybetme, güvensizlik, yalnızlık ve teslimiyet dişil enerji korkuları iken yetersizlik, başarısızlık, yüzleşme, güvenilmeme eril enerji korkuları işleniyor. Kadın ve erkeğin bedeninin kutsallığından geçmişi kabul edip özgürleşmesine, kendisini sevip kendi gerçeğini yaşamasına, teslimiyet, şefkat, kararlılık, sorumluluk almak ve meydan okumak gibi kadın ve erkek doğasına yöneliyor. İçimizdeki tanrıçayı ve tanrıyı keşfedip bütünleşip ilahi aşka açılma sağlayarak noktalanıyor kitap. Her bölüm sonunda ve işlenen başlıklar altında o konuya yönelik kurtulma meditasyonları ise işleyişin güzelliğini kavramak adina en güzeliydi. Altını çize çize, notlar ala ala okuduğum bu şifalanma kitabını benim bir kere daha okuyacağım garanti olurken, konusuna ilgi gösterenlere şiddetle tavsiye ediyorum .

Kadın Su Gibidir Akar, Erkek Ateş Gibidir YakarIşıl Gence · Doğan Novus · 202221 okunma

·

39 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

omurlukkitaplar