Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Kadın ve Erkek obje seçimleri hakkında
Erkek ve kadın cinsiyetleri arasında bir karşılaştırma obje seçimlerine göre temel farklılıklar gösteriyor, yine de bu farklar evrensel değil tabii ki. Doğrusunu söylemek gerekirse, tamamen bağlanma tipindeki obje-sevgisi erkeğin özeliğidir. Kuşkusuz olarak çocuğun başlangıçtaki narsisizminden gelen ve böylece bu narsisizmin cinsel objeye aktarımına karşılık gelen belirgin cinsel açıdan fazla değer biçmeyi gösteriyor. Bu cinsel aşırı değerleme, nevrotik zorlanmayı düşündüren ve dolayısıyla da izi egonun libidosu bakımından sevgi objesi lehine yoksullaşmasın noktasına kadar sürülebilen özel bir aşık olma durumunun kökeni. En çok karşılaşılan kadın tipinde ise farklı bir yol izleniyor ki muhtemelen bu en safı ve doğrusu. Ergenliğin başlangıcıyla o zamana kadar latens durumunda bulunan kadın cinsel organlarının olgunlaşması orijinal narsisizmin büyütülmesi durumunu getiriyormuş gibi görünüyor ve bu da cinsel aşırı değerlemeyle birlikte olan gerçek bir obje seçiminin gelişimi için istenmeyen bir durum oluyor. Kadınlar, özellikle eğer güzel bir görünümle büyüdülerse, obje seçimlerinde onlara dayatılan toplumsal kısıtlamaları telafi eden bir çeşit kendiyle mutlu olma duygusu geliştirir. Daha kesin konuşmak gerekirse böyle kadınların, bir erkeğin onlara duyabileceği yoğunlukta yalnızca kendilerini sevebilirler. Üstelik ihtiyaçları da sevmektense sevilmek yönünde yatar; bu koşulu sağlayan erkek onlar için doğru erkek olacaktır. Bu tip kadının insanlığın erotik hayatındaki önemi çoktur. Bu tarz kadınlar, güzel olduklarından dolayı yalnızca estetik sebeplerle değil aynı zamanda ilginç psikolojik faktörlerin kombinasyonu dolayısıyla da erkeklerin en büyük hayranlığı gösterdigi kadınlardır. Zira başka birinin narsisizminin, kendi narsisizminden vazgeçmis ve obje-sevgisi arayışında olanlar için oldukça çekici olduğu aşikârdir. Tıpkı kedilerin ve yırtıcı hayvanların, yani bizimle ilgilenmiyormuş gibi görünmekte olan bazı hayvanlarda da olduğu gibi çocuğun cazibesi de büyük ölçüde kendi narsisizminde yatar. Gerçekten de, edebiyattaki temsillerindeki gibi, büyük suçlular ve mizahçılar bile, onlara zarar verebilecek her türlü şeyi egolarından uzak tutabildikleri narsisistik tutarlılıklarıyla ilgimizi çekmektedirler. Sanki onları huzur dolu bir zihniyeti, bizim çoktan arkamızı döndüğümüz sarsılmaz bir libidinal pozisyonu koruyabildikleri için kıskanıyormuşuz gibi bir durum. Ne var ki, narsistik kadınların muhteşem cazibesinin arka yüzü de vardır; büyük ölçüde aşığın tatminsizliğinin, kadının aşkına olan şüphelerinin, onun enigmatik doğasına şikayetlerinin kökeni obje seçimi tipleri arasındaki tutarsızlıktadır.
·
51 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.