Gönderi

214 syf.
9/10 puan verdi
·
Read in 22 days
DÜŞÜNEN Mİ YABANDIR YOKSA DÜŞÜNMEYEN Mİ ?
Düşünmek her insanın yapabileceği kolay bir eylemdir. Fakat doğru düşünmek herkesin yapabileceği bir şey değildir. Ahmet Celal'in en büyük hatası da buydu işte. İnsanları düşünmeye itmek yerine doğru düşünmeye itseydi, belki bu kadar büyük bir boşluk olmazdı. Köylünün o vahim ve içler acısı hali okudukça ruhuma işledi, resmen kemiklerime kazındı. O kadar habersiz ve kayıtsızlardı ki bu olanlara, Ahmet Celal'in sözlerine... Duvarlara konuşsa duvarlar çatlardı ama köylülerin anlaması için gereken şey icraatti. Bazen bazı şeyleri anlamak için yaşamak gerek derler ya, aynen o şekilde. Köylüler öyle bir ayna tutuyorlar ki bu topluma, okurken içim cız etti gerçekten. Cam fanus gibi gökdelenlerin en tepesinde yaşasak da, en pahalı kıyafetleri giysek de, en güzel arabaya binsek de, bu zihniyet değişmedikçe bu köylüler, bu modern görünümlü köylüler asla gelişmeyecek. Onlarca yıl ileriye gitsek de, bu düşünce yapısıyla her zaman yüz yıl geride kalacağız. Aydın kesimi eleştiriyor kitap. Neden hiçbir şey öğretmediniz bu insanlara diyor. Fakat ben tek suçun aydın kesimde olduğunu düşünmüyorum. Çünkü aydın kesim, karanlığın içinde parlayan bir mum ışığı gibi. Sadece belirli bir bölgeye etki edebiliyor. Şimdi bile Anadolu'nun ücra köylerinde eğitim çok zorken, onlarca yıl önce, hele de savaş döneminde aydınlardan herkesi eğitmesini bekleyemeyiz. Yaban olan Ahmet Celal ise sadece kendine yabandı. Su gibi bulunduğu kabın şeklini aldı. Hani günlüğünün ilk sayfalarında demişti ya: "Türk köylüsü durgun ve derin bir sudur." diye. İşte tam da o durgun suyun en dibine battı Ahmet Celal. Cehaletin denizinde kaybolup giden bir inci tanesi oldu.
Yaban
YabanYakup Kadri Karaosmanoğlu · İletişim Yayınları · 202144.8k okunma
·
69 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.