"Benim geçmişle kapanmamış hesabım yok" diyebilecek bir kişi bile tanımıyorum. "Benim hesabım yok" diyen en büyük inkarcıdır.
Kitap, kadın ve erkeğin aşkı üzerinden yola çıkmış; iki monoloğun karşı karşıya gelip, hayatın inişli çıkışlı hallerinde aldığımız yaralarımızla ruhumuzda oluşan delikleri kapatamadığımız, kağıt kesiği sızısıyla yaşıyor olmamız, farkında olmadan bize surlar ördürüp duygularımızı hapsettirmiş, geçmişimizle hesabı kapatmaz isek, şimdiki zamanda An'ları ıskalamaya, gelecekte geçmişin tekrarını yaşamaktan ve kaybettiğimiz An'ların pişmanlığa dönüşmesinden öte gidemeyeceğimizi detaylı bir şekilde müthiş anlatımla devam etmiş.
En ulvi duyguları iliklerine kadar hisseden ve karşılığı olan bu duyguları yaşamak yerine, aşkın varlığını inkar edip savaş boyutuna taşıyan bir kadın ve erkeğin geçmişleriyle düellosunu izledim.
Evet yanlış yazmadım, izledim.
Ve hatta kelimelerin tavında dövülüp ok olduğu, hedefine isabet öldürücü darbelerini savurduğu meydanın ortasında kaldım.
Dişi ve erkeği, sarmaşık gibi birbirine dolatıp, şehvetin ateşini kim yaktırdı onlara!?
Öfkeli hangisi uysal olan hangisi!?
Duyguların katili, hangisi!?
Aşkı, çırılçıplak savunmasız hangisi terk etti?
Dişi mi yoksa erkek mi?
Onları, kim neden ezeli rakip yaptı!?
Savaşı hangisi başlattı?
Savaş bitti mi!?
Hangisi kazandı?
Bittiyse savaş sonunda iki tarafın arasındaki sulh kanunlarını kim yazdı?
Tanrı mı Şeytan mı?
Bu soruların cevabı Pembe Sokak'ta.
Savaş bitti mi, kaldığı yerden devam mı edecek? yoksa da yeni savaş meydanları mı kurulacak? devam kitabını kafamda deli sorularla bekliyorum.
Sade ve fakat yadsınamaz edebi yönünün doyumsuz güzelliğiyle ikili ilişkiler nezdinde hayatı sorgulatan #yazar 'lar
Pembe Sokak & 
Halit Boztepe
#pembesokak buluşmasını okuyun okutturun derim.
··
303 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.