Gönderi
İncelemeye başlamadan önce ufak bir tavsiye niteliğinde bir cümle ile başlamak isterim. Bu önemli eseri farklı yayınlardan değil de Türkiye İş Bankası Yayınından okumanız sizler açısından daha yararlı olacağı kanısındayım. Sayfanın çokluğuna aldanıp farklı yayından okuduğum için pişman oldum azıcık. Nedeni de dilinin biraz sadeleştirilmiş olması. Bu nevi felsefîk eserleri, çevirisi en iyi yapılmış yayınlardan okuyun. Elbette muğlak ve zincirleme cümle tarzları mevcuttu yine de daha ağdalı ve çetrefilli bir üslup umuyordum. Her neyse incelemeye geçelim. Thomas Paine, 1775 - 1783 yılları arasındaki Amerikan Bağımsızlık Savaşı ve devrimi çerçevesinde, demokratik demokratik yönetim anlayışının prensip ve ilkelerini aktarmış olup Amerikan Devriminin menşei hakkında kayda değer bilgiler ele almıştır. Belli bir tarihi ve felsefi birikimi olan okurların zevk alacağı bir eser. Büyük Britanya'nın krallık anlayışı ve yasasına, yasasının muhtevasına önceden hakim olmak eseri daha anlaşılır kılacaktır. Zorbalık ile ırsî krallık anlayışını sert bir tutumla ele alıyor. Donanma ve ordu ne kadar muktedir olursa olsun, bağımsızlığın ancak bireysel özgürlük, kalıcı barış ile kazanacağına atıfta bulunmuş. Kısaca Paine, Büyük Britanya'nın ırsî bir mefhuma dayalı yönetim düşüncesine siper almış olup düzeni, daha akla dayalı ve insani bir surette tesis etmek için kusursuz ve asil bir anayasanın teşekkülüne ihtiyacın olduğunu kapalı ve safi ifadelerle savunmuştur. Kitabı okuduktan sonra özel birtakım çıkarımlarda bulundum. Şöyle ki; krallar ve tebaalar!! Kralın ilahi gücü halktır. Halk kralın Tanrısıdır. Yönetim, barbarların barbarlara lütfudur. Okurken spesifik yorumlara açık olduğunu göreceksiniz. Öz ve yoğun bir inceleme yazayım derken fazla uzatmamaya dikkat etsemde istemsiz cümlelerden cümle türüyor. Hülasa, konusu yabana atılmayacak değerde. Feyz almaya çalışın. Thomas Paine, Tanrı ve din anlayışı ve savunduğu idealler bakımından kendime yakın bulduğum bir düşünür. Son olarak eklemek isterim ki: Bir halkın hürriyeti ancak o halkın sahip olduğu erdemlerle ölçülür. Hümanist, rasyonel ve yüksek faziletlerle dünyaya bile hakim olunur.( Biraz mübalağa sanatı ile incelememi sonluyorum ve iyi okumalar diliyorum.)
·
150 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.