Bir seri kendini her yeni kitapta biraz daha iyileştirebilir ve daha da merakta bırakabilir miydi?
Ateşli kanatlar serisi benim için tamda öyle!
Nerde kalmıştık hemen bakalım..
Benim için ilk kitap sürprizlerle bitmişti. İblis avcısı kızımız Cassie (Cassandra) aslında dişi şeytan olan en güçlü Lilith’in çocuğu olduğunu anlamış. Dolayışı ile kendisi de bir iblis şeytandı. Şeytan Kral Lucifer’ı öldürmüştü üstelik Kral’ın kendi isteği ile!
Ardında hiçbir iz bırakmadan ortalıktan kaybolmuştu. Perilerden aldığı habere göre Erkek kardeşi de kendisini arıyordu ve Avcılar tarafından kaçırılmış, dünyaya iniş yapmıştı.
Onu nasıl bulup, geri getireceği bir yana Kral’ı öldürdüğü için halkı onu yeni Lider yapmak istiyordu!. Ama onun aklında tek sorunu vardı şeytan olduğunu bilmeden yeryüzüne inen küçük kardeşiydi kıyamet de kopabilirdi hatta ve geri kalan hiçbirşey onun umurunda bile değildi
Aidanhell (şeytanın ikinci oğlu) kendi içinde büyük bir kin ile peşindeydi. Bulunduğu yerde Cassie’nin öldürülmesini istiyordu. Bütün dikkatinin dağılmasını, halkına Liderlik yapamayışının tüm sebebini ona bağlıyordu. Her geçen gün onu daha fazla düşlüyor ve bu ıstıraptan onu tamamen ortadan kaldırarak kurtulabileceğini sanıyordu.. Ta ki bir anda yeniden karşısında görene dek!
Peki ya sonra hadi biraz daha yazayım Lilith’in başka çocuklarıda var tam bir sürpriz aile!
Aidanhell büyük bedeller ödeyeceği bazı anlaşmalar yapıyor.. Finalde her şey yeniden tepetaklak yeniden…3. Kitabı okumakla ara vermek arasında bocalamaktayım bende.. Fantastik okurlara kapısını aralamak isteyeceği türden bir hikaye.. Okur kalın
-‘’Kötülüğü kafesleyemezsin Aidan, sadece yönlendirebilirsin…’’