Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

64 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Faşizm, insanlar arasındaki ilişkilerde başlar ."
Thomas Mann
Thomas Mann
’ın faşizm üstüne bir cümlesini anımsıyorum: “Faşizm bir ideoloji değil bir kötülüktür” diyordu. Sanırım, faşizm üstüne söylenmiş en anlamlı sözlerden biri budur. Birde
Kemal Sunal
Kemal Sunal
'ın Kibar Feyzo filmindeki o müthiş "faşo ağa" repliği.... -○ UIα ne γaziγsın hırbo +● Faşo ağa -○ Faşo ne demek loo +● Valla ağam, böyle p*şt gibim, i*ne gibim bir şey. Aklıma gelmişken bir tur izlesem iyi olacak sanki :))) Bu arada incelemenin başlığı
Ingeborg Bachmann
Ingeborg Bachmann
'dan...
Bernard Shaw
Bernard Shaw
, zenciler konusunda, Amerikalılara aşağıdaki sözleri söylerken bu kanıtın nice dayanıksız olduğunu da göstermiş oluyordu: “Hem adamları ayakkabı boyacısı olmaya zorluyorsunuz, hem de sadece bu işe elverişli oldukları sonucuna varıyorsunuz.”
Simone de Beauvoir
Simone de Beauvoir
, Shaw’un bu cümlesini alıyor ve ekliyor: “Bugün bir usta işçinin niçin Swannların Semtinden gibi bir kitap yazamadığını, hatta o kitabı niçin kolayca okuyamadığını daha iyi anlıyoruz.” Peki nedir faşizm?
Hannah Arendt
Hannah Arendt
’in tanımıyla tamamlayabiliriz: “20. yüzyıla özgü olan totalitarizmin siyasal yüzüdür faşizm.”
Karl Mannheim
Karl Mannheim
: “Us dışı güçlerin siyaset sahnesini basması…” Amerikalı filozof
Herbert Marcuse
Herbert Marcuse
’ün de ilginç bir tanımı var. Ona göre de, faşizm, “yeni tekelci temelle eski liberal ideoloji arasındaki çelişkinin belirtisi”dir.
Friedrich Nietzsche
Friedrich Nietzsche
’ye göre yalnız büyüklerin (soyluların, kahramanların) bir anlamı vardır; öbür insanların tümü kitleyi meydana getirirler. Kitle nedir? “İnsanlığın kumudur bunlar: Hepsi de eşit, hepsi de ufak, hepsi de yuvarlak… “Özde Faşizmin 14 Temel Özelliği” 1. Güçlü ve sürekli milliyetçilik: Faşist rejimler, sürekli olarak vatansever şiarlar, sloganlar, semboller, marşlar ve diğer ıvır zıvırı kullanma eğilimindedir. 2. İnsan haklarının aşağılanması ve hor görülmesi: Düşmandan korku ve güvenlik ihtiyacı nedeniyle, faşist rejim altındaki insanlar, ‘ihtiyaç’ gereği belirli durumlarda insan haklarının göz ardı edilebileceğine ikna edilirler. İnsanlar işkence, yargısız infaz, siyasal suikast, uzun süreli gözaltı gibi uygulamalara karşı başını başka tarafa çevirme, hatta bunları onaylama eğilimindedir. 3. Düşmanların/günah keçilerinin birleştirici bir neden olarak tanımlanması: Ülkenin güvenliğini ve bütünlüğünü tehdit eden düşmanın ortadan kaldırılması için insanlar histerik kalabalıklara katılıp sokaklara dökülür; Bu düşman tanımının içinde ırksal, etnik ya da dinsel azınlıklar, liberaller, komünistler, sosyalistler, vs. vardır. 4. Ordunun ve militarizmin yüceltilmesi: Yaygın yerel sorunlar olduğunda bile, orduya hükümet bütçesinden aşırı miktarda pay verilir ve yerel gündemler göz ardı edilir. Askerler ve ordu hizmetleri alabildiğini yüceltilir. 5. Cinsel ayrımcılığın şahlanışı: Faşist hükümetlerin, neredeyse tamamen erkek-egemen olma eğilimindedir. Faşist rejimlerde, geleneksel cinsiyet rolleri daha katı hale getirilmiştir. 6. Kitle iletişim araçlarının kontrol altına alınması: Kimi zaman medya hükümet tarafından doğrudan kontrol edilirken, diğer durumlarda dolaylı olarak diğer genelgeler, mevzuatlar, sempatik medya temsilcileri ya da yöneticileri tarafından kontrol edilir. Sansür, özellikle savaş dönemlerinde oldukça yaygındır. 7. Ulusal güvenlik takıntısı: “Korku” hükümet tarafından, kitleler üzerinde harekete geçirici bir araç olarak kullanılır. 8. Din ve yönetimin içiçe geçmesi: Faşist hükümetler, ulus içindeki en yaygın dini, kamuoyunu manipüle etmek için bir araç olarak kullanır. Dini retorik ve terminoloji, dinin ana doktrinlerinin hükümet politikalarına veya eylemlerine tamamen karşıt olduğu durumlarda dahi, hükümet liderleri tarafından yaygın olarak kullanılır. 9. Özel sermayenin gücünün korunması: Faşizmle yönetilen ülkelerde sanayi ve iş aristokrasisi, sıklıkla hükümet liderlerini iktidara getirenlerdir. Bunu hükümetle iş dünyası arasında karşılıklı çıkara dayalı bir ilişki tesis ederek ve belli bir iktidar eliti yaratarak yapar. 10. Emek gücünün baskı altına alınması: Faşist hükümete karşı tek gerçek tehdit emeğin örgütlü gücü olduğundan, işçi sendikaları ya tamamen saf dışı edilir ya da şiddetle baskı altına alınır. 11. Aydınların ve sanatın küçümsenmesi: Faşizm'de, yüksek öğrenim ve akademiye karşı açık bir düşmanlığı körükler ve teşvik eder. Profesörlerin ve diğer akademisyenlerin sansüre uğraması, hatta tutuklanması yaygındır. Sanatta ifade özgürlüğü açıkça saldırı altındadır ve hükümetler genellikle sanata bütçe ayırmayı reddeder. 12. Suç ve cezalandırma ile baskı altına alma: Faşist rejimlerde, polislere kanunları zorla uygulamaları için neredeyse sınırsız bir yetki verilir. İnsanlar genellikle, polisin suistimallerine göz yummaya ve hatta vatanseverlik adına sivil özgürlüklerden feragat etmeye razı olur. Faşizm'de, sınırsız güce sahip ulusal bir polis kuvveti vardır. 13. Adam kayırma ve yozlaşmada sınır tanımama: Faşist rejimler neredeyse her zaman, yönetim kadrolarına birbirini atayarak hükümetin güç ve otoritesini onları hesap vermekten korumak için kullanan bir grup ahbap ile müttefikleri tarafından yönetilir. Ulusal kaynakların ve hatta hazinenin tahsisi ya da bunların hükümet liderleri tarafından açık bir şekilde gaspı, faşist rejimlerde rastlanmayan bir olgu değildir. 14. Hileli seçimler: Faşizmle yönetilen ülkelerde seçimler bazen tamamen göz boyama amaçlı yapılır. Diğer zamanlarda ise seçimler, çamur atma kampanyaları, hatta muhalefet adaylarının öldürülmesi, seçmen oylarının ve seçim bölgelerinin kontrolü için yasama kurumlarının alet edilmesi ve medya manipülasyonu gölgesinde yapılır. Faşizm, tipik olarak kendi yargı sistemini seçimleri manipüle ya da kontrol etmek için kullanır.... -
Adolf Hitler
Adolf Hitler
’in Almanya’sı, -
Benito Mussolini
Benito Mussolini
’nin İtalya’sı, -
Franco
Franco
’nun İspanya’sı, -Suharto’nun Endonezya’sı, -Pinochet’nin Şili’si incelenerek faşizmin 14 karakteristik özelliğii tespit ediliyor. Gözümü kapatıp şöyle bir düşündüğümde hiçte uzakta aramaya ve okyanus ötesine gitmeye gerek olmadığını rahatça görebiliyorum...
Adolf Hitler
Adolf Hitler
,
Kavgam
Kavgam
’da, siyasal propaganda ile ticari reklam arasında bir karşılaştırma yapar:“Yeni bir sabunu övmek için yapılan, ama başka iyi sabunların da olduğunu belirten bir afiş karşısında ne yapılır? Omuz silkilir.” Faşizm, siyasal propagandayı reklam ilkelerine göre ayarlamış, tarihi, nesnel gerçeği yalnız kendisine elverişli gelecek biçimde bozmuştur. Evet, bir ideoloji değil, bir kötülüktür. .... Keyifle okur musunuz bilemiyorum. ....!!!
Sahi Nedir Faşizm?
Sahi Nedir Faşizm?Kalle Johansson · Ginko Çocuk · 201914 okunma
·
388 görüntüleme
Canaokumalar okurunun profil resmi
Eksiği yok fazlası var bir örnek geldi aklıma...
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.