Sonuçta kâinatın bile bir kabuğu vardır. Yara dediğin sadece insanda mı? Enteresan bir kitaptı. Belli bir olay örgüsü olmayan postmodern tarzda yazılmış bir kitap. Öncelikle şu son sahnesini başta gösteren filmler gibi aslında ne olduğunu anlamadığımız bir girişle başlıyoruz kitaba. Bir evde geçen doğaüstü birtakım betimlemeler, sonrasında ise bazı kişilerin başından geçen olaylarla parçadan bütüne misali tümevarım yöntemiyle kitabın sonunda olaylar kafanızda oturuyor. Mistik bir tarafı olduğunu da söylemeliyim. "Güzel olanın kadersizliğine herkes daha çok ağlardı." Daha küçük bir çocukken lanetlenmiş güzelliğiyle herkesin ilgisini çeken bir kadının başından geçenlere tanıklık ediyoruz. Bu laneti ailesi çevreden sakladığı için kimse bunu bilmiyor. Normalde köyde ki yaygın inanış göre bu şekilde lanetlenmiş çocuklar öldürülüyor. Fakat ailesi bunu gizlediği için çocuk büyüdükten sonra çevre tarafında doğaüstü güçleri olduğuna inanılan birine dönüşüyor. Her türlü sıkıntısı, hastalığı olanlar bu kadına gidiyor. Bir nevi cinci, şifacı olarak görülüyor. Ardından ise bu kadına gidenler şifa bulmuş gibi görülmekle birlikte daha da tuhaf şeyler yaşamaya başlıyorlar. Kitapla ilgili yazarın kardeşinin incelemesine denk geldiğim de anladım ki alevilik içerisinde ki bazı inanışları ihtiva ediyor. Bu yüzden bazı terimler yabancı gelebiliyor. Ör: Kitapta geçen "Ziyaret Evi" gibi alevi bir arkadaşıma sorduğumda türbe tarzı yerlere öyle deniyormuş. Gelelim nihayete, kitabın özellikle ortalarında konuya girememekle, konudan uzaklaşmakla birlikte sonlara doğru toparladı. Bu yüzden geçer not aldı benden. Yayınevinin kendisinden de ödüllü bir kitap. Ödülü hak ediyor mu orası tartışılır. Sanki biraz torpil geçilmiş gibi geldi bana. Neyse bu benim mevzum değil, yüksek beklentiye girmeden ve sonuna kadar okumak kaydıyla yeni bir yazar olması hasebiyle de kitabı tavsiye ediyorum.

Geceden BeriElif Demirel · Everest Yayınları · 202366 okunma

·

451 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

qnɹɐʞoɔ̧ɐʞ