Gönderi

392 syf.
·
Not rated
·
Read in 6 hours
Ah güzel Meryem, öyküsü nice susanlara dil olan Meryem...
"Bibi" dedi, "niye horozlar ötmüyor artık?" "Horozlar hep öter!" dedi bibisi, "Ama bazı insan duyar, bazısı duymaz." Meryem, "Ben artık duymuyorum" dedi. "Sabah olmasını istemiyorsun da ondan..." Sabahların olmasına dayanamayan, çektiği acının biran önce bitmesini hayal eden Meryem'in öyküsü... Cahil bırakılmış, eşsiz güzelliği yaşlı kadınlarca da kıskanılmış mahzun Meryem'in hikayesi... Nice Meryemlerin dili olmuş hikayesi... Öksüz Meryem. Annesinin, kendisini doğururken öldüğü ve kendisini bu yüzden lanetli hisseden, ona bunu hissettirenlerden kurtulmaya çabalayan Meryem... Kitaba başladığım andan itibaren hiç kalkmadan üç buçuk saat oturup okuduğum doğrudur. Elimden bir türlü bırakmak istemediğim ve bilhassa sonundan çok ürktüğüm bir eser oldu.
Zülfü Livaneli
Zülfü Livaneli
yine ülkemizin kanayan ve halen kanamakta olan derin bir yarasına yer vermiş bu eserinde. Doğu Anadolu Bölgesi'de yer alan Van Gölü kıyısına yakın bir köyde yaşayan Meryem'in trajedik öyküsü. Ne yazık ki kadınları cahil bırakılan, erkeklerinin saygı adı altında yapılan onca haksızlığa boyun büktüğü, ve kendini bilmez halkı inançları üzerinden kandıran sapık hocaların hüküm sürdüğü bir köyde geçiyor olay. Genç kızların, çocukluktan ergin döneme girdiklerinde kendilerini kötü bir suç işlemiş gibi hissettiren bir zihniyet yapısına hakim bir köy. Meryem de ne yazık ki bu köy çocuklarından biridir. Güzelliği tüm köyün diline düşmüş, herkesin bakıp haset içinde eridiği güzel Meryem'e maalesef alçak amcası musallat olur... Ne yazık ki halkın amcaya Şeyh gözüyle bakması ve onu ilahlaştırması üzerine herkes Şeyhin uydurduğu yalanlara inanır ve tüm köy Meryem'i lanetler buna abisine inanan babası da dahildir. Kimse savunmasız Meryem'i dinlemez bile, onu bir harabeye kapatıp kesin hükmünü kendi aralarında konuşup kararlaştırırlar. Meryem ölecektir... Kendini hakim sanan inanç yoksunu kimseler bu hükmü vermiştir Meryem için. Bu süreçte olay örgümüze sonradan dahil olan Cemal ve Profesör İrfan Bey'in kaderleri Meryem ile kesişecektir. Köklü bilgi birikimine sahip olan İrfan Bey kendini son zamanlarda ani korkularla uykularından sıçrayarak bulmaktadır. Bu duruma çözüm bulamayan İrfan Bey rutin giden hayat akışından da oldukça sıkılmıştır. Ve bir günde karısını tüm statü değerini bırakarak Ege'ye gitmeye karar verir. Sonrasında Cemal ve Meryem ile yolları kesişen İrfan Bey Meryem'i bu girdaptan kurtarabilecek midir okuyup göreceğiz... Ülkemizde halen çeşitli yerlerde bu tarz ahlak dışı olaylara şahit olmaktayız. Bir yerlerde çocuklar kız olmaktan korkar durumda yaşam sürüyorlar. Bedenlerinin olgunlaşması ne yazık ki birtakım şerefsiz, zihniyetsiz insan müsveddelerinin nefslerini kabartıyor. Bunu da yapan çoğu kez istismar edilen çocukların yakınları oluyor. Çocuklar korkudan kimi zaman tehdit edilmekten seslerini dahi çıkartamıyorlar. Ailelerin çocuklarına bu hususta çok hassas bir şekilde yaklaşması ve gereken bilgilendirmeyi yapması gerekiyor. Umarım bu şeref yoksunu kimselerin soyu biran önce tükenir. Ve nice Meryemlerin kabusları yeşillikli bahçelere dönüşür... Kara tren gelmez mola Düdüğünü çalmaz mola Gurbet ele yar yolladım Mektubumu almaz mola... Allı gelin al olaydın Selvilere dal olaydın Gelen geçen yolculardan Nazlı yar beni soraydı...
Mutluluk
MutlulukZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 202036.3k okunma
··
1,090 views
qnɹɐʞoɔ̧ɐʞ okurunun profil resmi
Soysuzlarun soyu tükenmez. Boşa umut bağlama.. Bu şeyh hoca adı altında ki bazı sapıklar hem dinimizi insanların gözünde lekeliyor. Hemde tertemiz insanların hayatlarını karartıyorlar. Bu adalet(siz) sistemde bitmeyeceğini biliyorum ama en azından azalmasını ümit ediyorum. Buda eğitimle mümkün. Her kötülüğün başı "Cehalet".
Rakel` okurunun profil resmi
Kitabın bir çok sayfasından cehalet akıyordu... Dilerim azalır...
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.