Huzur ve huzursuzluk, mutluluk ve mutsuzluk... Bizi, ifade eden hangisiydi huzur mu mutluluk mu? Huzur neydi mutluluk neydi ikisi de aynı şeyler miydi? Yazarın, ifadesine göre ki okuduktan sonra hak verdiğim bir durum farklı kavramlardır. Her insan mutlu(ymuş) gibi görünebilir ama önemli olan HUZUR'u bulmaktı. Kitapta okuduklarımdan anladığımda göre mutluluk görünen yüzdü şatafatı süsüydü olayın ama huzur işin aslıydı, temeliydi ayakta tutanıydı. Yakın zamanda yaşadığımız, deprem felaketi aklıma geldi. Şatafatlı trilyonluk evler insanlara mezar oldu. Ama daha sade temeli sağlam olan müstakil ev dediğimiz dışardan bakınca albenisi olmayanlar sapasağlam kaldı... Hayatımızın her alanı işte bunun gibi "az eşya çok huzur" diyorlar ya hani işte öyle. Biz, eşyanın maddenin kölesi olmamalıyız, eşya bizim elimizde bir araç olmalı. Ancak huzur böyle yakalayabiliriz.Eşyalar insanları köleleştiriyor doyumsuzlaştırıyır hep daha daha daha hep bana bana bana. Sahip oldukça da gözlere perde iniyor mutlu oluyor ama ona sahipleniyor sahiplendikçe de huzuru unutuyor. Yine burda direk Can Yücel'in "Bağlanmayacaksın" şiiri aklıma geliyor. "Bağlanmayacaksın hiç bişeye öyle körü körüne. O olmazsa yaşamam demeyeceksin demeyeceksin işte..." şiiri aklıma geliyor... Kitaba biraz, daha girecek olursak Huzur ve mutluluk kavramları etrafında şekillenmiş. Bunların altları doldurulmuş. Bizi huzura kavuşturan durumlar ve insanı huzurdan uzaklaştıran aşırı bağlılıklar ve bu bağlılıklar neticesinde ortaya çıkan depresyon, intihar, bencillik, narsisizm gibi durumlar ve daha birçok psikolojik durumlar sohbet havasında, illa ki kendimizden veya çevrenizden yaşanmışlıklar bulabileceğiniz ve bunlarla nasıl başedebileceğimiz, şeklinde açık, gündelik bir dille kaleme alınmış.

İnsanın Huzur ArayışıFerhat Kardaş · Timaş Yayınları · 202355 okunma

·

152 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Cemile Yıldız