Gönderi
Roman/ Fantastik/ Edebiyat
Vampirlerin sayısının artması? Onları insanlardan uzak tutmak için inşa edilen Buzkentler? Kendi isteğiyle oraya giden insanlar? Ölümsüz olmak bu kadar mı eğlenceli?
Evet, evet, doğru tahmin ettiniz. Bu kitap vampirlerden bahs ediyor. Caspar Morales zamanının en iyi vampiri olarak bilinir. Bir sürü insana virüs bulaştırdı. Vampir birini ısırınca, o kişi kendisini aç hissediyor, etrafına saldırmak istiyor. Eğer birine saldırıp onun kanını tamamen içerse, o halde o da vampire dönüşür. Ölür ve tekrar dirilir. Köpek dişleri uzar, gözleri kırmızı olur. Eğer 88 gün kandan uzak durmayı başarırsa o zaman kurtulur.
Tana daha 10 yaşındayken anesi de ısırılmıştı. Onu mahzene kapadılar, ama en sonunda Tana dayanamadı ve kapıyı açtı. Annesi onun dirseğinden ısırdı. Babası onu öldürmek zorunda kaldı.
Bu olaydan 7 yıl geçti. Tana kardeşi Pearl ve babasıyla taşıyor. Sık sık Lance'ın düzenlediği partilere gidiyor. Son gidişinde her şey değişti. Tana banyoda uyuya kaldığı için şanslıydı. Sabah uyanınca gördükleri karşısında irkildi. Gece pencere açık kaldığı için vampirler oraya saldırmış. Tam 48 çocuk ölmüş. Yukarıdaki odada eski sevgilisi olan Aidan'ı ve Gavriel isimli vampiri ayrı ayrı bağlı şekilde buldu.
Peki Tana ne yapacak? Ya vampirler hala oradaysa? Aidan da virüs kapmış. Peki ya Tana'yı ısırırsa? Gavriel denen çocuk da nereden çıktı ki zaten? Zaman daralıyor ve Tana'nın seçim yapması gerek.
Kitap akıcıydı. Bazı kısımlar sıkıcı gelse bile. Tana'nın verdiği karar, çıktığı yol ve yeni tanıştıkları onun hayatında büyük değişiklikler yapacak. Tana vampir olmak istemiyor. Ya istemeden ısırılsa? O zaman ne olucak? Kitabın sonlarını okurken hiç beklenmediğim şeylerle karşılaştım. Bazılarının gerçek kimliği farklı aslında. Bunları tahmin edememiş olmama üzülmedim. Ne de olsa böyle daha iyiydi.
·
69 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.