Genç bir erkek yazdığı günlüğü arkadaşları okuyup, alay edince bir yöntem geliştiriyor. Notlarını yazarlardan alıntılar gibi kaydediyor, takma isimler kullanıyor. Böylece hem bir yazar doğuyor hem alter egosu olan kurmaca yazar karakteri. Blanford ve Sutcliffe. Bu iki yazarın sohbetiyle başlıyor Livia. Kurmaca içinde kurmaca, kurmaca karakterin romanın gerçekliğine dahil olması epey sevdiğim oyunlardan. (Unamuno - Sis’i de tekrar hatırlatayım.) Beşlisi’nin ilk kitabı Monsieur’un son bölümünde tanıdığımız Blanford adlı yazar ve onun arkadaş çevresi anlatılıyor bu kitapta ve tabii kitaba adını veren Livia’ya aşkı. İlk kitaptaki karakterler Livia’daki karakterlerin varyasyonları. Asıl karakterler diye düşündüğüm ama seri ilerledikçe gerçekliğin değişebileceğini de beklediğim için şimdilik asıl diyeyim:) İlk kitapta okuduğumuz olaylar bu kitapta başka düzelmelerde karşımıza çıkıyor ve Blanford’un yaşananları, kurmaca karakterlerini oluşturken nasıl kullandığını gözlemlemek çok keyifliydi. Kolektif bellek diyor kurgusal karakterlere
Olaylar II. Dünya Savaşı öncesinde geçiyor, savaş kapıda ama kimse ihtimal vermiyor. Ya da Fransa yenilgisi düşünülmüyor. İnsanların yaklaşan kıyameti bir uyuşuklukla beklemesi üzerine yazdığı bölümler ne kadar da güncel! “Almanya’da yavaş yavaş gerçekleştirilen trajedi büyün boyutlarıyla anlaşılmıyordu henüz- yapılanlar, onların alışmadıkları düzmece propagandalarla ve sansürle ustaca gizleniyordu.”
Avignon, Papa’ların şehri olarak geçiyor. Tarihi önemiyle birlikte Tapınak Şövalyeleri, kayıp hazine arayışı da kurguya dahil. Bu kitapta bu konu detaylı değildi, ilerleyen kitaplarda yoğunlaşacak sanırım.
Merakla üçüncü kitaba başladım
#seçkinselvi çevirisi
İskenderiye Dörtlüsü ile ilgili ilk kitapta bıraktık dönüşleri aldım biraz. Justine çok duygusal bir anlatım, zaman sıralı değil. Bu nedenle bazı okurları yorabiliyor, beni de yormuştu. İkinci kitaba bir şans verin. Farklı bir anlatım ve seriyle buzları eritiyor.
“Hangi seri önce okunmalı?” sorusu da alıyorum. Avignon Beşlisi’nin ilk kitabında İskenderiye Dörtlüsü’nün aksi yazarının adı geçti, bir satır:) Ancak şu an sıralama farketmez görüşündeyim.
Monsieur ya da Karanlıklar Prensi 
Justine 
Sis 
Miguel de Unamuno
·
253 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.