PUSULA “Kolezyum” – KADER ARVAS
Merhabalar,
Severek hatta aşkla okuduğum bir kitabın yorumu ile geldim. Yazarın basılı olan ilk eseriydi ve Pusula’nın üç kitaplık bir seri olduğunu özellikle belirtmek istiyorum Kitap fantastik, bilim kurgu, distopya ve biraz da romantizm gibi öğeleri içinde barındırıyordu. Keşfedilmekte geç kalınmış dedirten bir kalemdi. Sizlerin de mutlaka bir şans vermenizi isterim.
#kitabınkonusu
Mislina çocukken annesi gözlerinin önünde öldürülmüştür ve babası onu hiçbir zaman yeterince sevmemiştir. Bunu sorgulayacak yaşa geldiğinde ise babası ona bambaşka bir yol çizmiş, kızını karısının ölümüne sebep olanlardan intikam almak için yetiştirmeye başlamıştır.
Mislina 23 yaşına gelmiştir, aklı ise hala 16 yaşında, o ara sokakta kendisini kurtaran ve şuan boynunda taşıdığı pusula kolyesinin sahibi genç adamda, Amir’dedir.
Babası ile New York’tan İstanbul’a döndüklerinde, kendisi gibi birçok eğitim almış olan Giray ile tanışmıştır. Teşkilata girmek için gerekli olan tüm eğitimlerden ve testlerden geçerek başarılı olmuşlardır. Orada en büyük düşmanının yanında gördüğü kişi ile ise Mislina’nın içindeki ateş yeniden harlanmış, öfkesi katlanarak artmıştır...
Amir, çocukluktan beri içinde bulunduğu bu teşkilatın her bir kuralına itaat etmiş, aksini yapanların ise celladı olmuştur. Ölüm makinası olarak anılan bu adam teşkilatın bir parçası gibi görünüyor olsa da özünde yatan o kişiyi bulmak ördüğü duvarları aşmak bir tek kişinin ellerindedir.
Bir teşkilat düşünün, bu teşkilat insanları savaşçı gibi yetiştirmek adına çeşitli testlere tabi tutuyor, küçücük çocukları bir deney aracı olarak kullanıyor… Amacına hizmet etmeyen herkesi ise acımadan katlediyor, geride kalan kimseyi düşünmüyor. Mislina onlardan yalnızca biriydi ve yaşadığı tüm acıların, sevgisizliğinin intikamını almak için kurdukları düzeni yıkmaya ve bu adaletsiz oyunu bozmaya geliyordu.
#kitapyorumum
Öncelikle sevgili @kaderarvasyazar ’ın kalemi ile tanıştığım için çok mutluyum. Bambaşka dünyalara kapı aralayan, dili süslü ama doyurucu, betimlemeleri yerli yerinde kurgusu ise muazzam bir kitap yazmıştı. Amir ve Mislina’nın yanı sıra, Kırca, Giray, Ela, Can, Dünya, Kutsal, Etka, Amina, Victor... gibi daha birçok karakter vardı. Ve kurgu içerisinde yer alan karakterlerin her biri farklı bir amaç içerisinde, ayrı güçlere sahipti. Kadın karakterlerin güçlü olmasını seviyorum ve Mislina kesinlikle bunlardan biriydi. Amir karakteri ise çözümlemesi zor, itham etmesi oldukça kolay bir karakterdi. Ben Amir’in tavırlarının bir nedene dayalı olmasını umut ederek serinin ilk kitabı bitirdim. Ve umarım yanılmam
Dünya ve Kutsal karakterleri ise (aman tanrım) acılı bir sınav gibiydiler. İkinci kitapta Dünya’nın başka bir yüzü ile karşılaşacağımıza eminim. Giray ile Ela ise benim üzümlü kekim olarak kalacakla
İlk kitap, geriye kafamda birçok soru işareti ve çözülmesi gereken sır bıraktı. Ki serinin ilk kitabı olarak da olması gereken de tam olarak buydu.
Ben her bir satırını heyecanla ve merakla okudum. En az benim kadar seveceğinize inanıyorum, tavsiyemdir