Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

800 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Cennet Ateşi Şehri SPOİLERLI YORUM
Kaçınılmaz son geldi ve ölümcül oyuncaklar serisi bitti...okumaya başlarken asla seveceğimi düşünmediğim bu kitaplar kalbimde öyle bir yer edindi ki veda etmek çok zor geliyor. Aslında tam bir veda sayılmaz diğer kitaplarda onları göreceğimi düşünüyorum ama yinede içim çok buruk. Kitap karakterlerini her zaman evladı gibi seven birisi olarak son sayfaları okurken yüzümde gururlu bir anne tebessümü vardı...Sanırım karakterlere bu kadar çok bağlanmamalıyım (imkansız). serinin başından beri şikayetçi olduğum Jace ve Aleci'n parabatai bağı şükürler olsun ki bu kitapta güzel işlenmişti. çok uzun bi bekleyişin ardından birbirlerine karşı hissettikleri samimi duyguları okumak biraz olsun tatmin etti. Jordan'ın ölmesi beni duvardan duvara vurdu. Çok gereksiz bir hamleydi ve hikayenin akışına hiçbir katkısı olmadı. Ben bile içim çıka çıka jordan ölmesin diye ağlarken arkadaşlarının verdiği tepkiler çok donuktu bu durum sinirlerimi çok bozdu. Maia'nın aslında jordan'ı sevmiyor oluşu gözümdeki yerini katletti. Jordan finalde herkesle birlikte mutlu olmayı çok hak ediyordu. Aynı şey Raphael için de geçerli çok sempati duyduğum bir karakterdi ve bam diye öldü. Her şeye rağmen Magnus'ın, Raphael'in, Raphael'in Magnus'ın hayatını kurtarması güzel bir detaydı. Izzy ve Simon'ın asla adını koyamadığı ilişkileri tam sonuca varmışken yine bizi hiç şaşırtmayan bir şey oldu ve Simon kendisini feda etti. Bu çocuğun çektikleri beni yoruyor artık. Sadece vampirliğinin alınmış olmasıyla kalsa neyse anılarıda gitti. Ne olacak bu çocukların hali diye düşünürken Simon ve Eric'in sürekli isim değiştiren grubunun adının bu defa Ölümcül Oyuncaklar olması hayat kurtardı. Magnus'ın Simon'a gölge avcısı olmayı teklif etmesi beni o kadar heyecanlandırdı ki hemen okumak istiyorum. Jace ve Clary yaşadıkları onca zorluktan sonra birbirlerine tam anlamıyla kavuştular. Sebastian'ın ölmeden önce Clary'nin rüyasındaki Jonathan'a dönüşmesi, gözlerinin yeşil olması, annesiyle konuşması ve pişmanlığı çok duygusaldı. Başka bir evrende en güzel halinle diyorum... Serinin en uzun kitabıydı ama gerekli bir uzunluk mu tartışılır. Bazı betimlemeler beni çok boğdu, bazı sahneler boş yere uzatılmış gibi geldi. Bu yersiz uzunluklar yerine keşke karakterler arasındaki diyaloglar daha çok yazılsaydı. Çeviri olarakta en sıkıntı çektiğim kitaptı. Nerdeyse serideki bütün kitapların çevirmenleri farklı ama en belirgin olan bence buydu. Karanlık Sanatlar serisinin başrolü Emma Carstairs ve Blackthorn'larla tanışmak güzeldi. Cassandra yeni serisi için güzel bi tanıtım yapmış. En kısa sürede onların serisini de okumayı planlıyorum. Cehennem Makinelerinde Jem'in tekrar nefilim olmasını anlamlandıramamıştım ama Cassandra bu kitapta olayları öyle güzel bağlamış ki kafamda hiçbir soru işareti kalmadı. Tessa'yı görmekte çok duygusal ve güzeldi. İki serinin bu kadar birbirine girmiş olması benim gibi Cehennem Makinelerine aşık olanlar için çok mükemmel bir durum, ama hiç okumamışlar için düşününce baya can sıkıcı geliyor. Uzun lafın kısası gerçekten çok sevdiğim bir seri oldu Clary, Jace, Simon, Izzy, Magnus, Alec, Jordan ve Raphael... Hepsi her zaman zihnimin bir köşesinde olacak ve ben ne zaman sıkılsam, bunalsam kitaplarımı açıp post-itlediğim yerleri okuyacağım. Hissettirdiğiniz her şey için çok teşekkürler.
Cennet Ateşi Şehri
Cennet Ateşi ŞehriCassandra Clare · Artemis Yayınları · 20191,201 okunma
·
102 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.