Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

KAZANDIK…!
28 Mayıs’ta yapılan cumhurbaşkanlığı seçimlerini Erdoğan’ın kazandığı görüldükten sonra, millet sokaklara döküldü; “Kazandık!..” Türkiye’de olduğu gibi, Avrupa’da da Suriyelisi, Afganlısı, Sudanlısı Türk bayraklarıyla meydanlardaydı. Kutlamalar gece boyu devam etti. Olsun; Kazandık! İhmaller ve rant yüzünden sel, yangınlar yaşandı, imar barışıyla fay hattına binalar dikilmesine izin verildi. Bu durum resmî raporlara girmesine rağmen, hiçbir tedbir alınmayarak üst üste depremlerle on binlerce insanımız öldü, yüzbinlerce kişi yaralandı. Şehirler yıkıldı, aileler yetim, öksüz kaldı/dağıldı, trilyonlar gitti. Olsun; Kazandık! Cebimiz delik, enflasyon üç hanelerde, işsizler kıraathanelerde, dolar 20’lerde, ev kiraları 20 binlerde… Olsun; Kazandık! İki üniversite bitirenler bile işsiz, çocuklar ekmek bekliyor, ucuz ekmek kuyrukları her yerde, millî gelir dünyanın gerisinde, cari açık zirvede, dış borç tavanda, Hazine tam takır kuru bakır, açlık sınırı 10 bin, yoksulluk 33 bin TL oldu. Olsun; Kazandık! Adaleti ara ki bulasın, düşünce hücrede, gazeteci, milletvekili hapiste, yeni doğmuş bebekler koğuşta, Kerim bebek annesine hasret ölüm döşeğinde… Olsun; Kazandık! Yüz yıllık Cumhuriyet tarihinde (tek parti dönemi hariç) şaibe olmasın, devlet gücü kullanılmasın, adil bir seçim olsun diye; Adalet, Ulaştırma ve İçişleri bakanları üç ay önceden istifa edip yerine bağımsız bakanlar atanmışken, eşit olmayan bu seçim sürecinde bu üç bakan görevlerinde kaldığı gibi, üstüne milletvekili adayı gösterilip devlet imkânlarıyla tam saha çalıştılar. Adalet Bakanı toplu oy kullanmaların yoğun olduğu Urfa’dan aday gösterildi, gözünü kapadı, vazifesini yaptı. Soylu; seçim otobüsünden elinde mikrofon CHP seçim standında kendini protesto edenleri azarlayıp, “oh oh” diyerek gövde gösterisi yaptı. Olsun; Kazandık! İktidar yüzlerce kanalda devlet imkânlarıyla propaganda yaptı, muhalefetin ise sesi kısıldı. Erdoğan devlet televizyonunda 32 saat, Kılıçdaroğlu 32 dakika konuşabildi. Olsun; Kazandık! Toplu oy vermeler, sandık görevlilerini darp etmeler, fazla seçmen sayısı önemli değildi. Vali ve kaymakamlar muhtarları tehdit edip parti sözcüsü gibi çalıştı. Olsun; Kazandık! Camileri miting alanına çevirdik, dini siyasete alet ederken bütün değerlerimizi kullandı. Başkalarını dinsiz imansız, kendilerini ümmetin lideri yaptı. Seccade mitinglerle, “namazın kazası* olur, sandığın kazası olmaz” seçim namazdan üstün tutuldu. Olsun; Kazandık! Montaj kasetleri seçim meydanlarında gösterildi, rakibe iftira atıldı. Sonra kasetin montaj olduğunu tv’de itiraf etti. Olsun; Kazandık! Seçime giderken rakiplere uyduruk davalar açıldı, siyasî yasakla adayları elendi, seçim otobüsleri taşlandı, muhaliflerin içine Truva atları peydahlandı, stepnelerle seçime gidildi. Olsun; Kazandık! *Bir anektod; Kutlamaların olduğu bir yerde (Almanya) civar illerden gelen tesettürlü bir aile dükkâna girer. Dükkan sahibi, “Akşam namazı geçecek namaz kıldınız mı” diye sorar, müşteri; “artık kaza ederiz” deyince dükkan sahibi; “bu sevinç ahiret kazancını feda etmeye değer mi?” diye sorar. Olsun; Kazandık! Hazret-i Ömer (ra) buyurmuş: İnsanlar idârecilerinin takip ettiği yol, üslûp veya tavır üzeredirler.” Atalarımız boşuna dememişler… “Balık baştan kokar.” Ömer Faruk özaydın
··
73 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.